Ekonomist Atilla Yeşilada, Merkez Bankası’nın faiz kararının ardından en büyük getirinin borsada yaşanacağını öne sürdü. Daha önce farklı görüşler belirttiğini belirten Yeşilada, neden fikrini değiştirdiğini de açıkladı. Borsa İstanbul'daki şirketler arasında hangilerinin kazanç sağlayacağına hangilerinin ise zarar edeceğine dair Yeşilada, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Borsa İstanbul, geçtiğimiz aylarda 9.400 puanı aşarak tarihi zirvesini yeniledikten sonra, son günlerde istikrarını da sağlıyor. Ancak bu sakinliği bozan hamle, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın 500 baz puanlık artış kararı almasının etkileri Borsa İstanbul'da yaşanıyor.
Önceki dönemlerde faiz artırımlarının borsa kazancını olumsuz etkileyeceğini savunan ekonomist Atilla Yeşilada, yaşanan son gelişmelerin ardından fikir değişikliğine gittiğini açıkladı. Yeşilada, borsanın en yüksek getiriyi sağlayan yatırım aracı olacağını ifade ederek, bu değişimin nedenlerini tek tek sıraladı.
"BORSA BİR YIL İÇİNDE DOLAR BAZINDA YÜZDE 50 PRİM YAPACAK"
BIST100 endeksinin dolar bazında bir yıl içinde yaklaşık yüzde 50 civarında prim yapabileceğini belirten Yeşilada, daha önceki açıklamalarında bunun tam tersini söylediğini aktardı. Yeşilada, “Merkez Bankası'nın faiz artırımı sonrasında uluslararası basın kuruluşlarının açıklamalarını takip ettim ve Türkiye'ye daha olumlu bir yaklaşım sergileyen birçok fon yöneticisinin olduğunu gözlemledim. Bu nedenle, borsanın yükselebileceğini düşünüyorum” dedi.
"BU YATIRIMI YAPAN KAYBEDECEK"
Tüm bu süreçler bir günde değişmeyeceğini aktaran Yeşilada, insanların hala seçim sonuçlarını bekleyeceklerini söyledi. Yeşilada, “Ancak seçimlerin ardından Borsa İstanbul'a yavaş yavaş girişlerin arttığını göreceğiz. Borsa hala ucuz değil ancak önemli bir nokta var: Türkiye ekonomik istikrara kavuşursa ve bu yönde adımlar atılırsa, Türkiye'nin kredi notu yükselecek. Peki, bunun hisse senetleriyle ne ilgisi var? Türkiye, düşük kredi notu nedeniyle gelişmekte olan piyasalar hisse senedi ortalamasına göre düşük fiyatlarla işlem görüyor. Bu durumun değişmesi ve istikrarın sağlanması durumunda Türkiye'nin en azından gelişmekte olan piyasalar hisse endeksi civarında işlem görmesi ve dolayısıyla senetlerin prim yapması beklenebilir. Gayrimenkul Yatırım Ortakları kaybedecek çünkü konuta olan talep düşecek” ifadelerini kullandı.