Yeniçağ'dan Tolga Şahin'in haberine göre, Kiracı ve ev sahipleri arasında tahliye davalarında artış yaşanırken, ev sahiplerinin kiracılara boş tahliye taahhütnamesi imzalatarak tahliye etmeye çalıştıkları bildirildi.
Yeniçağ'dan Tolga Şahin'in haberine göre, Kiracı ve ev sahipleri arasında tahliye davalarında artış yaşanırken, ev sahiplerinin kiracılara boş tahliye taahhütnamesi imzalatarak tahliye etmeye çalıştıkları bildirildi.
Avukat Güler, boş taahhütnameye imza atılmaması konusunda vatandaşları uyararak, imzalanmış taahhütnamelerin tarihlerinin daha sonra kiraya veren tarafından doldurulabileceğini, bunun hukuken geçerli olduğunu ve Yargıtay’ın bu yönde kararlarının bulunduğunu belirtti.
TAHLİYE TAAHHÜTNAMESİ GEÇERLİ Mİ?
Ekonomik krizle birlikte kiracı ve ev sahipleri arasında tahliye davaları artarken, en çok merak edilen sorulardan biri “Tahliye taahhütnamesi sonradan doldurulursa geçerli mi?” oluyor. Bu soruyu kira hukuku alanında uzman Avukat Alper Şeref Güler şöyle yanıtladı, kiracıların boş tahliye taahhütnamesi imzalamasının aleyhlerine olduğunu belirtti.
Bu duruma karşı koymanın yollarını açıklayan Güler, Borçlar Kanunu’na göre, tahliye taahhütnamesi usulüne uygun olarak kullanıldığında kiracı aleyhine değildir. Ancak, boş olarak imzalanmış bir taahhütname, kiraya verenin tarihler üzerinde oynama yapmasına olanak tanıyacağını söyledi.
Kiracılar, tahliye taahhütnamesine karşı çeşitli şekillerde itiraz edebilirler.
Avukat Güler, kiracıların tahliye taahhütnamesine karşı koyma yollarını şöyle açıkladı:
Evli kiracılar, tahliye emirlerine karşı aile konutu itirazında bulunabilir. Ancak bu yol, yanlış usul izlendiğinde genellikle sonuç vermemekte.
Kiracılar, tahliye taahhütnamesini hür iradeleriyle imzalamadıklarını belirterek, Borçlar Kanunu’nda bulunan irade sakatlıkları sebebiyle iptal davası açabilirler.
Kiracılar, taahhütname altındaki imzanın kendilerine ait olmadığını iddia ederek itiraz edebilirler.
YENİ EV ALINDIĞINDA NE YAPILMALI?
Yeni ev alan ve içinde kiracı bulunan ev sahipleri, tapu işlemlerinin ardından kiracıya noter aracılığıyla bildirimde bulunmalıdır. Kiracıya yeni malik olduklarını, kira bedelini kendilerine ödemesi gerektiğini ve evi oturmak amacıyla aldıklarını bildirip, 6 ay içinde tahliye etmelerini istemelidirler. Bu sürede tahliye gerçekleşmezse, ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açılabilir.
KİRA BEDELİNİN DÜŞÜK KALDIĞI DURUMLARDA NE YAPILMALI?
Kiracılardan memnun olan ancak kira bedelinin düşük kaldığını düşünen ev sahipleri, kira bedelinin arttırılmasını talep edebilirler. Borçlar Kanunu’na göre, kira bedelinin rayice göre belirlenmesi için kira sözleşmesinin üzerinden 5 yıl geçmiş olması gerekmektedir. Mahkemeler, bu sürenin dolmasından sonra kira bedelinin arttırılmasını kararlaştırabilirler.
Ev sahibi ile karşı karşıya gelen kiracı, 1 Eylül 2023 tarihinden itibaren, Sulh Hukuk Mahkemesi’nde dava açmadan önce arabulucuya başvuru zorunluluğu getirildi. Ancak, kira davalarındaki yoğunluk sebebiyle arabuluculuk çoğu zaman sadece usuli bir gereklilik olarak kalıyor. İcra İflas Kanunu’na göre, tahliye taahhütnamesi ile başlatılan icra takiplerinde itiraz edilmediği takdirde, arabulucuya gitmeden de tahliye mümkün.
İstanbul’daki Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava sayısındaki artış sebebiyle yoğun bir şekilde çalışmakta ve davaların tamamlanması uzun sürmektedir. Ortalama olarak bir tahliye davasının sonuçlanması 4 yılı bulabiliyor.
Dava sayılarının azaltılması için, Borçlar Kanunu’ndaki %25 kira artış sınırının kaldırılması ve 12 aylık TÜFE ortalamasına göre artış yapılması gibi düzenlemeler öneriliyor. Tahliye taahhütnamelerinin geçerliliği konusunda daha sıkı şartlar getirilmesi de kiracılar açısından koruyucu olabilir.
