AFAD verilerine göre, Malatya Doğanşehir’de saat 10.46’da 4,9, Rize Hemşin’de ise saat 12.02’de 4,7 büyüklüğünde depremler kaydedildi. Malatya’daki deprem yerin 12,85 kilometre derinliğinde gerçekleşti. Sarsıntıların ardından yerbilimci profesörler önemli değerlendirmelerde bulundu.
PROF. DR. ÖVGÜN AHMET ERCAN’IN DEPREM AÇIKLAMALARI
Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Rize'de meydana gelen depremle ilgili sosyal medya hesabından şunları paylaşımlarda bulundu. İşte Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan’ın açıklamaları:
"Rize Çamlıhemşin’deki M4,8’lik deprem yerel, sıcaksu üreten ikincil kırık üzerinde olmuştur. Ardından büyük bir deprem beklentisinde değilim. Rize en güvenli illerden biridir."
Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Rize ve Malatya’da meydana gelen depremlerin birbirleriyle bağlantılı olup olmadığına dair değerlendirmelerde de bulundu. İşte Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan’ın açıklamaları:
"Böyle bir bağlantı yok. Rize’deki deprem tamamen ikinci bir kırık üzerinde oluşurken Malatya’daki deprem Doğu Anadolu kırığı üzerinde oluştu. Malatya’da olan 4.9 büyüklüğündeki deprem de 2023’ün 6 Şubat’ında olan Kahramanmaraş depreminin bir artçısıdır. Daha önce de söylemiştim; artçılar 2028 yılına kadar sürecek diye. 11 ilimizde yaşayan vatandaşlarımıza korkmayın diyemeyeceğim çünkü depremden, sarsıntıdan insan psikolojisi korkar. Bunun tek çaresi sağlam yerde sağlam yapıda oturmak."
PROF. DR. NACİ GÖRÜR’ÜN DEPREM AÇIKLAMALARI
Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, sosyal medya hesabı üzerinden Rize ve Malatya’da yaşanan depremleri yorumladı. Görür, iki sarsıntıya dair önemli açıklamalarda bulundu. İşte Prof. Dr. Naci Görür’ün açıklamaları:
“Gövdeli-Doğanşehir/Malatya’da 4,9 deprem; Çardak ile Malatya Faylarının kesim bölgesinde ve Malatya Fay zonuna daha yakın, Malatya Fayı yavaş bir fay. Yeterince bilinmiyor ve çalışılıyor. Büyük deprem üretme potansiyeli var. Maraş depremlerinden etkilenip stres yüklendiği kesin.
Çamlıhemşin-Şenköy/Rize’de 4,8 deprem. Bölgede fay gözükmüyor. Depremin güneyde Artvin-Bayburt arasından geçen doğrulu atımlı fayın etkisi ile oluşmuş KD-GB uzanımlı eğim atımlı faylar nedeni ile oluştuğunu düşünüyorum.”