ANKA'da yer alan habere göre, bu yıl Hong Kong'un en pahalı şehir olarak listenin başında yer aldığı araştırmada, geçen yıla göre 6 sıra yükselen Singapur 2’nci sırada yer aldı.
Zürih ise bir basamak gerileyerek listedeki en pahalı 3’üncü şehir oldu. Uluslararası çalışanlar için dünyanın en ucuz şehri ise 227’nci sırada yer alan İslamabad.
İSTANBUL 185. SIRADA
Cenevre 4, Basel 5’inci sırada yer bulurken geçen yıla göre bir basamak yükselen New York 6’ncı sıraya yerleşti. Araştırmaya göre; Bern 7’nci, Tel Aviv 8’inci, Kopenhag 9’uncu ve Nassau da 10’uncu sırada yer aldı. 226’ncı sırada yer alan Karaçi ve 225’inci sıradaki Havana diğer ucuz şehirler olarak sıralandı. İstanbul ise araştırmada 185’inci sırada yer buldu.
Mercer Yaşam Maliyeti Araştırması sonuçlarına göre; Zürih, Cenevre, Basel, Bern ve Kopenhag 2023’te expat çalışanlar için dünyanın en pahalı lokasyonları arasında ilk 10 arasında yer alan 5 Avrupa şehri oldu. Bu şehirlerin 4’ü İsviçre’de bulunuyor.
Avrupa’nın diğer pahalı şehirleri arasında Londra 17’nci, Viyana 25’inci, Amsterdam 28’inci, geçen yıla göre 27 basamak yükselen Prag 33’üncü ve Helsinki 34’üncü sırada yer aldı.
PARİS YERİNİ KAPTIRMADI
Paris ise 35’inci sıradaki yerini bu yıl korudu. Paris, Fransa şehirlerinin en pahalısı olurken onu 92’inci sıradaki Lyon ve 121’inci sıradaki Toulouse izledi.
37’nci sıraya yerleşen Berlin, Almanya’nın en pahalı şehri olurken onu 38’inci sıradaki Münih ve 48’inci sıradaki Frankfurt takip etti. Hamburg 62’nci, Stuttgart 69’uncu, Düsseldorf 74’üncü, Leipzig 91’inci ve Nürnberg 96’ncı olarak Almanya’nın en ucuz şehirleri oldu.
ROMA 59’UNCU SIRADA
Bu yıl iki sıra gerileyen Dublin 51’inci sırada yer alırken Milan 49’uncu ve Roma 59’uncu sırada yer buldu. Hollanda bir şehri Lahey ise 46’ncı sırada yer aldı. Oslo 33 basamak yükselerek 60’ıncı olurken Lizbon 117’nci sırada kendisine yer buldu. 2022’ye göre yükseliş gösteren Barselona 75’inci ve Madrid 83’üncü olurken Stockholm ise 95’inci sırada yer aldı.
ENFLASYON VE DÖVİZ KURU DOĞRUDAN ETKİLİYOR
Mercer Türkiye CEO’su Dinçer Güleyin, araştırmaya ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: “Rusya-Ukrayna krizi ve Covid-19 varyantlarının ortaya çıkmasının üzerinden bir yıldan fazla bir süre geçmesine rağmen birçok ekonomi hâlâ bu olayların etkisi altında. Agresif para politikaları ve sıklaşan finansal koşullar, bu yıl birçok ekonomide gelir artışının yavaşlamasına ve işsizliğin artırmasına neden olabilir.
Birçok ülkede borç seviyeleri yüksek seyretmeye devam ediyor ve çekirdek enflasyon birçok piyasada henüz zirveye ulaşmadı. Enflasyon ve döviz kuru dalgalanmaları da uluslararası mobil çalışanların ücretlerini ve birikimlerini doğrudan etkiliyor. Son Covid-19 salgını ve dünya çapındaki siyasi gerilimler, uzaktan çalışmanın yaygın olarak kullanılmasını hızlandırdı ve bu da çok uluslu işverenleri iş güçlerini yönetme şekillerini yeniden değerlendirmeye sevk ediyor.”
