Uludere ilçesine bağlı Şenoba beldesinde, evden ‘Arkadaşımın doğum gününe gidiyorum’ diyerek evden çıkan ve bir daha dönmeyen Firdevs Babat için ailesi, güvenlik güçlerine kayıp ihbarında bulundu. Jandarma kırsalda, emniyet de kent genelinde genç kızın bulunması için çalışma başlattı. Ekipler, 1 gün sonra genç kızın cesedini Şırnak-Uludere kara yolunun 15’inci kilometresinde Hezil Çayı''nda iki taş arasına sıkışmış halde buldu. Yapılan ilk incelemede, Firdevs Babat’ın vücudunda mermi ve darp izleri tespit edildi. Firdevs''in cansız bedeni, Şırnak Devlet Hastanesi morguna götürülerek yapılan otopsinin ardından toprağa verildi. Olayla ilgili başlatılan soruşturmada gözaltına alınan şüpheli erkek arkadaşı Ahmet Babat, ‘Çocuğu kasten öldürmek’ suçundan sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
YARGILANMASINA BAŞLANDI
Aynı suçtan hazırladığı fezlekeyi tamamlayan savcılık, dosyayı dava açılması talebiyle Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Tutuklu Ahmet Babat, can güvenliği gerekçesi ile mahkemenin başka bir yerde yapılmasını talep etti. Mahkeme heyeti davanın suçun işlendiği yerde yapılmasına karar verdi. Şırnak 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde başlayan duruşmaya Babat’ın avukatı Hediye Gökçe Baykal, Şırnak Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Komisyonu Başkanı Aycan İrmez, Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi Avukatı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı, Firdevs Babat’ın anne ve babası ile avukatları Aydın Altaç katıldı. Ahmet Babat ise tutuklu bulunduğu Erzurum Cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle (SEGBİS) ile katıldı. Mahkeme heyeti, Ahmet Babat’ın avukatının davadan çekildiğini bu nedenle Şırnak Barosu’ndan usulen bir avukatın kendisi için atandığını beyan etti. Daha önceki ifadesinde avukatının kendisine söylediği ifadeyi verdiğini ileri süren Ahmet Babat, “Kötü bir olay yaşadım. Ne olduğunu bilmiyordum. Uludere’ye gittiğimde avukat tarafından kandırıldım. Bu ifadeyi vermemi istedi. Dışarı çıksam ailemi, beni öldüreceklerini söyledi. Olayımı anlatmak istedim kabul etmedi. Tehlikede olduğumuzu söyledi. İyiliğimi istediğini söyledi. Okuma yazmam yoktu. Türkçem de yok kendimi ifade edemedim” dedi.
‘SİLAH ATEŞ ALDI’
Mahkemede olay anını anlatan Ahmet Babat, çay kenarında görüşürken hayvanlardan korunmak için getirdikleri silahı, Firdevs’in elinden almak isterken ateş aldığını ifade ederek, “Firdevs ile sevgiliydik. Bir süre sonra bana dedi ki; Antalya’ya önceden gitmek istiyordum, ailemden dolayı gidemedim. Köy hayatından çok sıkıldım. Özgür değilim birlikte gidelim’ Ben de ‘Hayır’ dedim. Babası ve ağabeyi cezaevine girince konu kapandı. Olay günü ailem piknikte ben de motor tamiri yaparken Firdevs beni aradı. Beni son kez görmeye geleceğini ardından Antalya’ya gideceğini söyledi. ‘Tamam’ dedik. Saat 12.00-13.00 civarında Firdevs geldi. Elinde bir poşetle geldi. Burada sabaha kadar kayada oturmak istediğini söyledi. Hayvanlar olduğu için ‘Kendimizi korumak için bir şey yok mu?’ dedi. Ben de ağabeyimin silahının olduğunu söyledim. Silahı alıp aynı yere gittik. Telefonla uğraştı başının çok ağrıdığını söyledi. Çantasından hap gibi bir şey çıkarıp, içti. Kendinden geçti telefonunu kayaya vurdu. Silahı aldı, ikimizi vuracağını söyledi. İkna etmeye çalıştım. Silahı tutarken kayanın ucuna doğru suya doğru girdik. Suya düştük silah elimizde patladı. Şok geçirdim. Su derindi. Birbirimizle boğuşurken suda boğulma tehlikesi yaşadık. Kaç el ateş açıldı bilmiyorum. Tetik kimin elindeydi bilmiyorum. Sudan çıktım, cebimden telefonu çıkarmak, feneri açmak istedim. Islandığı için açamadım cebime koydum. Saat 7 civarı oldu bu olay. Hava karanlıktı. Şokla eve gittim. Firdevs öldü mü, bayıldı mı bilmiyordum” dedi.
‘KIZIM TASARLAYARAK ÖLDÜRÜLDÜ’
Ahmet’i daha önce tanıdığını söyleyen Firdevs’in babası Tamer Babat, kızının tasarlayarak öldürüldüğünü belirterek, “İlişkilerini bilmiyordum. Eşim de bilmiyordu. Ben cezaevindeyken eşim geldi. Firdevs’in hamamda elini kolunu kestiğini söyledi. Psikolojisinin iyi olmadığını Antalya’ya gitmek istediğini söyledi. Ben de para ver gönder dedim. İkincisinde Firdevs’i getirdi. Kesilen yerlere baktım sebebini sordum. Serbest kalacağımızı Antalya’ya gitmesini söyledim. Bu olayı televizyonda öğrendim. Babası ve annesinden de şikayetçiyim. Ahmet’in tek başına yapmadığını tüm köy söylüyor. Tasarlayarak öldürüldü. Kızımın neden gittiğini bilmiyorum. Öldürüp suya attılar. Silahı alıp temizliyor. Silah tamiri bile yapan biri ama daha önce silah kullanmadığını söylüyor” dedi.
Cinsel saldırı suçundan tutuklu bulunduğu cezaevinden duruşmaya SEGBİS’le katılan Ahmet Babat’ın ağabeyi Ramazan Babat da “Olayın olduğu akşam silahın evde olduğunu görmedim. Olay günü eve gittiğimde kardeşim Ahmet’i gördüm ve Ahmet evdeydi” ifadelerini kullandı.
Diğer tanıkların beyanlarının ardından iddia makamı, tanıklar Şefik ve Kerevan Babat’ın bir sonraki duruşmada mahkemede dinlenmesini ve sanığın alacağı cezayı da göz önünde bulundurarak tutukluluk halinin devamını ve eksik hususların giderilmesini talep etti.
AVUKATTAN KEŞİF İSTEĞİ
Aile avukatı Aydın Altaç, Ahmet Babat’ın istismar davasından da yargılanması gerektiğini ve ağabeyi Ramazan Babat ile babası Sadi Babat’ın da bu dosya kapsamında yargılanması gerektiğini söyledi. Raporlarda belirtilen üçüncü DNA’nın kime ait olduğunun neden aydınlatılmadığını soran Altaç, “Hem babasından hem de ağabeyinden DNA örnekleri alınmadan dosya kapsamında Ramazan Babat hakkında ‘kovuşturmaya yer yok’ kararı verildi. Bu karar inceleme yapılmadan verildi. Savcılık soruşturma aşamasında tam olarak bir inceleme yapmamıştır. Bu nedenle mahkemenin bu hususları tekrar göz önünde bulundurması ve olay yerinde keşif yapılması gerekir” diye konuştu.
Öte yandan, ailenin diğer avukatı Hediye Gökçe Baykal da failin verdiği çelişkili beyanlarının da göz önünde bulundurularak, ‘tasarlayarak öldürme’ suçundan yargılamaya devam edilmesini talep etti. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, failin tutukluluk halinin devamına, tanıkların bir sonraki duruşmada hazır edilmesine karar vererek, dosyadaki diğer eksik hususların tamamlanması için duruşmayı 3 Temmuz’a erteledi. (DHA)