HSBC'nin bugün yayınladığı Türkiye analizine göre, 31 Mart'taki yerel seçimler sonrasında ciddi bir politika değişikliği öngörülmüyor. Ekonomik alanda 'yumuşak iniş' stratejisinin sürdürülmesi bekleniyor. HSBC, mevcut dengesizliklerin yavaşça iyileşeceğini ve ekonomik sıkılaştırma işlemlerinin hızlandırılmasının ekonominin soğumasına katkı sağlayacağını, fakat daha yavaş bir iyileşme süreci tahmin ettiklerini belirtti. Ayrıca, Türkiye'nin 2024 ve 2025 yılları için büyüme beklentilerini %2,5 ve %3,5'ten %3,1 ve %3,6'ya yükselttiğini ve 2024 yıl sonu enflasyon tahminlerini %47,9'dan %49,4'e çıkardığını açıkladı. 2025 yıl sonu için ise enflasyon beklentisi %29 olarak sabit tutuldu.
“POLİTİKA FAİZİNİN SABİT KALMASINI BEKLİYORUZ”
HSBC, bu yıl için gösterge faiz oranının yüzde 45 seviyesinde sabit kalacağını öngörüyor ve "Risklerimiz hala faiz oranlarının daha da yükselebileceği yönünde. Enflasyon beklentilerimizi dikkate aldığımızda, faiz oranlarında indirim beklentimiz sadece ilk çeyreğin sonrası için ve o da 25 baz puanlık bir alanla sınırlı" şeklinde bir açıklama yapıyor. HSBC'nin analizine göre; "2024 ve 2025 yıllarında, GSYH'nin yaklaşık %2,5'ini oluşturan, ortalama 30 milyar dolarlık bir cari açık öngörüyoruz. Geçtiğimiz yıl uygulanan politika değişikliklerinin ardından finansman bulunabilirliğinde iyileşmeler olsa da riskler hala mevcut. Bu sene GSYH'nin %6,5'ine denk gelen daha düşük bir mali açık bekliyoruz ki bu önceki tahminimiz olan %7,1'den azalmıştır. Ancak yerel seçimler sonrasında önemli bir mali konsolidasyon beklemiyoruz."
HSBC'NİN DEĞERLENDİRMELERİ ŞÖYLE:
Türkiye'de 31 Mart'ta gerçekleşecek yerel seçimler yaklaşıyor. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirler şu an itibariyle CHP'nin yönetiminde bulunuyor. Güncel anket sonuçları, İstanbul'da AKP ve CHP arasında kıyasıya bir rekabet olduğunu; Ankara ve İzmir'de ise muhalefetin önde olduğunu gösteriyor. Ekonomik istikrar programının uygulanması konusunda AKP'nin yerel seçimlerden güçlü çıkıp çıkmayacağı merak konusu. Yüksek enflasyonla mücadele ve genişleyen bütçe açıklarını kapatma konusunda daha cesur adımlar atılabilir mi? sorusu gündemdeki yerini koruyor.
Türk politika yapıcılarının son açıklamalarına göre, ekonomiyi dengeli bir büyüme patikasına oturtmak en önemli amaç olarak öne çıkıyor. Seçimlerin ardından da sürdürülebilir büyümenin desteklenmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu raporda, makroekonomik çerçeve üzerinde küçük düzeltmeler yapıldığını ancak dengesizliklerin düzeltilmesi için uzun bir sürecin gerektiğini belirtiyoruz. Erken gevşeme ya da geleneksel olmayan politikalara dönüş, son kazanımları tehlikeye atabilir. 2024-2025 yılları için GSYH'nin %2,5'ine denk gelen yaklaşık 30 milyar dolarlık cari açık öngörüyoruz. Geçtiğimiz yılki politika değişiklikleriyle finansman durumunda iyileşme görülse de riskler hala mevcut. Bu yıl GSYH'nin %6,5'ine karşılık gelen daha düşük bir bütçe açığı bekliyoruz; ancak yerel seçimler sonrasında vergi artışları veya harcama kesintileri gibi önemli mali konsolidasyonlar öngörmüyoruz.