İstanbul'da 7.6 büyüklüğünde deprem riski: Prof. Dr. Hasan Sözbilir o fay hattını işaret etti

İstanbul'da 7.6 büyüklüğünde deprem riski: Prof. Dr. Hasan Sözbilir o fay hattını işaret etti

Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve AFAD Bilimsel Destek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir Türkiye’nin farklı bölgelerinde meydana gelen depremlerin ardından Kamu Son Haber’e özel açıklamalarda bulundu.

SARİYE NUR DÖNMEZ/ ÖZEL HABER

Son dönemlerde farklı illerde arda arda meydana gelen depremler vatandaşların deprem konusundaki endişelerini arttırdı. Vatandaşlar peş peşe meydana gelen depremlerin İstanbul’da tetikleyici olup olmadığını merak ediyor. Prof. Dr. Hasan Sözbilir bu kapsamda vatandaşlara kritik uyarılarda bulundu.

7.4 İLA 7.6 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM BEKLENİYOR

Sözbilir, İstanbul’da meydana gelebilecek olası depreme ilişkin; Bilindiği gibi, İstanbul’un yerleşim yerinden diri fay geçmez. En yakın fay Marmara denizi içinde bulunuyor. Kumburgaz segmenti adı verilen bu fayın 250 yılda bir kırıldığı ve son yıkıcı depremini 1766 yılında yaptığı kabul edildiginden, 250 yıllık deprem tekrarlama aralığını tamamlamış görünüyor. Yani her an kırılabilir nitelikte.. Bu tür kırılma zamanı gelmiş faylara Yerbilimlerinde "sismik boşluk" deniyor. Türkiye ölçeğinde bu sınıfa uyan ve değişik illerimizden geçen 25 civarında diri fay bulunuyor.. Kumburgaz Segmenti Kuzey Anadolu Fayına ait bir segment..Yani gelecekte İstanbulun kaderini Kuzey Anadolu Fayı belirleyecek. Yapılan çalışmalar, bu fayın 7.4-7.6 büyüklüğünde deprem üretebileceği yönünde.. İstanbul'un depreme dirençli yapı stoğu henüz yeterli sayıda olmadığından yıkım derecesini gösteren deprem şiddeti 10 ila 11e ulaşabilir. Kumburgaz segmetinin doğu ucunda 1999 depremi sonrasında yüklenmeye başlayan stres ile batı ucunda 1912 depreminden beri yüklenen stres nedeniyle, kırılması için herhangi bir artçı depreme ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum. Çoğu bilim insanı tarafından kabul gören bu bilimsel veriler yanlişlanmadıkça, yakın gelecekte deprem beklendiğinden, İstanbul'u depreme dirençli bir il yapma yolunda en az 10 kat daha fazla çaba harcamak gerekiyor.’’ şeklinde konuştu.

st.jpg

‘’BALIKESİR DEPREM TEHLİKESİ YÜKSEK BİR İLİMİZ’’

Balıkesir’de geçtiğimizde günlerde peş peşe yaşanan depremlere de değinen Sözbilir, bu depremlerin tetikleyici olup olmadığına yönelik,’’Balikesir ili deprem tehlikesi yüksek bir ilimiz. Çünkü ilin değişik kesimlerinden Kuzey Anadolu Fayının güney kolları geçiyor. Bu kollardan bir kısmı geçtiğimiz son 100 yılda kırıldı . Fakat Havran-Balıkesir fay zonu ve Gelenbe Fay zonu gibi faylar uzun zamandan beri suskun. Yaptığımız çalışmalara göre, Balikesir il merkezinden geçen Balikesir Fayına ait Gökçeyazı segmenti 2000 yıldır stres biriktiriyor. Bu fayın deprem üretme aralığını da 2000 yıl cıvarinda saptadik. Yani bu fay da kırılma zamanı gelmiş sismik boşluk sınıfında değerlendirilen bir fay Bu fay 7.0-7.2 büyuklüğünde deprem üretme potansiyeline sahip.’’ diyerek uyarılarda bulunurken, ‘’Bu nedenle Balıkesir ilinde de depreme dirençli bir yapı stoğu oluşturmak hayati derecede önem arz ediyor.’’ dedi

dep1.jpg

‘’KOMŞU FAYLAR BİRLEŞEREK KIRILIRSA 7.9-8.1'E VARAN DEPREMLER GELİŞEBİLİR’’

Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve 11 ili etkileyen 6 Şubat depreminin yaraları halen sarılmaya çalışıyor. Vatandaşlar farklı illerde yaşanan depremlerin çevre illeri etkileyecek büyüklükte bir sarsıntıya neden olup olmayacağına dair endişeler de taşıyor. Prof. Dr. Hasan Sözbilir 6 Şubat depremi gibi farklı illeri de etkileyebilecek bir sarsıntının yakın bir zamanda yaşanıp yaşanmayacağına yönelik olarak, ‘’6 Şubat Maraş merkezli depremlere gelinceye kadar, Türkiye'de son 100 yılda tanımlanmış en büyük deprem 1939 Erzincan depremiydi. Büyüklüğü 7.9 du. Yaklaşık 33.000 kişi can vermişti bu depremde. Fakat 6 Şubat depremleri 7.8 ve 7.6 büyüklüğünde olmasına rağmen şiddeti ve etki alanı itibariyle, Dünyada son 500 yılda gelişen en büyük depremlerden biri olarak kabul ediliyor. Türkiyede tanımlanmış 485 adet diri fay, tekil kırılmaları durumunda 7.5-7.6 büyüklüğüne varan depremler üretebilir. Fakat birbirine komşu faylar birleşerek kırılırsa 7.9-8.1'e varan depremler gelişebilir.. mesela 6 Şubat pazarcık merkezli depremde saniyeler içinde 4 komşu fay birleşerek enerjilerini boşalttı. 9 saat sonra gelişen Ekinözü merkezli depremde ise, 2 fay birleşerek kırıldı. Bu aşamada acaba birleşerek deprem üretme potansiyeli olan faylar, hangi illerimizde yer aliyor? Bu sorunun yanıtını bulmak için tüm faylarımızda paleosismoloji dediğimiz fay kazı çalışmalarını tamamlamak gerekiyor.Şu ana kadar toplanan veriler bazı illerimizde geçmiş depremlerde birden fazla fayın birleşerek deprem ürettiğini göstermekte. Bu da Türkiye'nin deprem tehlikesi ve riskinin bilinenden daha yüksek olduğunu gösteriyor.’’ ifadelerini kullandı.

2.jpg

‘’2030 YILINDA TÜM AFETLERE KARŞI DAHA DİRENÇLİ BİR TOPLUM OLACAĞIZ’’

İstanbul merkezli olası bir depremin yaşanması durumunda alınabilecek önlemlere ilişkin de konuşan Sözbilir, Aslinda Türkiye'de depremlere karsı alınmasi gereken önlemler tanımlanmış durumda. Ülke çapında sadece depremlere karşı değil ve fakat tüm afetlere karşı dirençli bir toplum olma yolunda atılan en büyük adım, 2021 yılında 81 ilde yayınlanan "Afet risk azaltma Planı (İRAP)". Ne yapılıyor bu planda? Öncelikle her il için mevcut durum analizi yapılıyor. İlin bugüne kadar yaşadığı afetler ve bu afetlere neden olan tehlikeler, bu tehlikelerin yaratmış olduğu riskler ve bunların sonucunda meydana gelen can ve mal kaybı, tek tek çıkartılıyor. Her il için Afet tehlikeleri sınıflandırılıyor. Örneğin deprem İzmir için 1. Sırada, ardından sel-taşkın, heyelan, yangın, kaya düşmesi ve insan kaynaklı afetler geliyor. Daha sonra bu afet tehlike ve risklerini azaltmak veya önlemek için gereken hedefler belirleniyor. Her hedefin amacına ulaşması için de yapılması gereken eylemler ortaya konuyor. Bu eylemlerin kimler tarafından ve ne kadar süre içinde yapılacağı da planda belirtiliyor. Türkiye ölçeğinde 81 il için il afet risk azaltma planlarındaki eylemlerin 2030 yılı sonunda tamamlanması bekleniyor. Yani İRAP kapsamındaki eylemler olmasi gerektiği gibi yerine getirilebilirse, Türkiye olarak 2030 yılında tüm afetlere karşı daha dirençli bir toplum olacağız.'' dedi

TUZLA FAY HATTI KIRILIRSA KOMŞU İLLERDE ETKİLENECEK

Prof. Dr. Hasan Sözbilir Tuzla fay hattına yönelik yakın gelecekte yaşanması beklenen kırılıma yönelik olarak, Tuzla fayı Izmir yerleşim yerlerinden gecen en büyük faylardan bir tanesi . Toplamda 50 km uzunlukta. 7.1-7.2 büyüklüğune varan deprem üretme potansiyeli var. Bu fayın kırılması durumunda, başta Menderes, Gaziemir, Buca, Urla, Gülbahçe, Seferihisar, Karabağlar, Bayraklı, Bornova, Altındağ olmak uzere, izmir iç körfezindeki denize kıyısı olan yerleşimler önemli ölçüde hasar görür. izmir iline komşu Aydın ilçeleri, Söke, Selçuk, Kuşadası gibi yerleşimler bu depremden etkilenir.’’ ifadelerini kullanırken,yaşanabilecek yıkıcı depremden ötürü depremden kaynaklanacak risklerin azaltılmasına yönelik önlemlere ilişkin olarak,‘’ Aslinda, bir bölgenin deprem riski; bu riske neden olan sismik tehlike kaynaklarının (diri fayların) varlığı ve deprem üretme potansiyellerinin ne olduğu, bu fayların etki alanında kalan bina-yapı envanteri, bina-yapıların oturduğu zeminlerin durumu ve bina-yapıların depreme karşı dayanımlı olmasının ekonomik anlamdaki bir fonksiyonu olarak düşünülebilir. Bu kapsamda İzmir ilinde, hem deprem tehlike kaynaklarını tanımak ve hem de deprem riskini azaltmak açısından kısa, orta ve uzun vadede yapılması gereken çok sayıda çalışma bulunmaktadır. Bunun için, öncelikle, sismik tehlike kaynaklarımızın (diri fay) çok iyi tanınması, gelecekte deprem üretmesi beklenen sismik kaynaklarımızın nerelerden geçtiğini anlamak için, bu kaynakların imar haritalarına işlenmesi ve Şehir ve bölge planlamasının buna göre düzenlenmesi gerekmektedir. Bu kapsamda Diri fay zonları içinde kalan bina stoğunun ortaya çıkarılması, zayıf zeminler üzerinde bulunan bina stoğunun de belirlenmesiyle kentsel dönüşümün de doğal afet riskini azaltıcı bir düşünceyle uygulanması gerekmektedir. ‘’ dedi.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.