Kadir Şeker'in tutukluluk hali sürecek
Konya'da parkta sevgilisini darbettiğini düşündüğü kişiyi engellemek isterken öldüren, hakkında "haksız tahrik altında kasten öldürme" suçundan 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan Kadir Şeker'in tutukluluk halinin devamına karar verildi.
3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Şeker, maktul Özgür Duran'ın anne ve babası, taraf avukatları ve tanıklar katıldı.
Sanık Şeker, daha önce verdiği ifadelerini tekrarladı, öldürme kastıyla hareket etmediğini savundu.
Teyzesinin evine gittiği sırada parktan tartışma sesleri duyduğunu anlatan Şeker, "Bir kadının ağlama sesini duydum. 'Tamam, yeter' diyordu. Kadının ağlamasına dayanamadım yanlarına gittim. Şahsı uyarınca sinirlendi ve bana küfretmeye başladı. 'Karım değil mi sana ne' dedi. 'Karınsa neden ağlatıyorsun' dedim. Kadın da 'Hadi git ablam, o benim eşim' deyince arkamı dönüp uzaklaştım. 15 metre kadar uzaklaşmıştım ama şahıs küfretmeye devam etti. En son anneme küfür etti, 'Seni bulacağım' dedi. Arkamı dönüp 'Bulamazsın' dedim, saldırdı." ifadelerini kullandı.
"Sadece kadının iyi olduğundan emin olmak istemiştim"
Daha önce bir kavga olayına karışmadığını ve olay günü de kavga etme niyeti taşımadığını belirten Şeker, "Bana saldırınca karşılık veremedim. Yüzüme sürekli yumruk attı. Boğazıma yapıştı, nefesim kesildi. Öleceğimi sandım. 'Belki bıçağın açılma sesini duyar ve beni bırakır' diye cebimdeki bıçağı çıkardım ama bırakmadı ve yere düştük. sonra kalkıp arkama bakmadan uzaklaştım. Yaralandığını fark etmemiştim." diye konuştu.
Olay nedeniyle pişman olduğunu dile getiren Şeker, "Ben böyle olmasını istemiyordum. Evime gitmek istiyordum ama bırakmadı. Ben sadece kadının iyi olduğundan emin olmak istemiştim. Üzgünüm. Arkadaşlarım üniversiteye gidecek, ben hala cezaevindeyim." ifadesini kullandı.
Tanık olarak dinlenen Ayşe D. ise olay günü birlikte yaşadığı Özgür Duran ile evde tartıştığını, Özgür Duran'ın kendisini darp ettiğini söyledi.
Yaşadıkları tartışma üzerine ayrı ayrı evden çıktıklarını anlatan Ayşe D, "Parkta ağlıyordum. Üşüdüm, Özgür'ü çağırdım. 5-10 dakika sonra bir kadın yanıma gelerek yardıma ihtiyacım olup olmadığını sordu. O sırada Özgür geldi. Kadına sinirlendi ve bağırmaya başladı. Özgür kamelyalara saldırıyordu. Sesi çok yüksekti. Apartmandaki insanların hepsi seslerimizi duyup çıkmıştı zaten." ifadelerini kullandı.
"Özgür alkollü ve öfkeliydi"
Ayşe D, Kadir Şeker'in yanlarına gelerek kendisine yardımcı olmaya çalıştığını ancak Özgür Duran'ın sanığa küfürlerle karşılık verdiğini dile getirdi.
Sanığın olay sırasında uzaklaşmaya çalıştığını belirten Ayşe D, ifadesinde şunlara yer verdi:
"Birbirlerine giriştiler. İlk saldıran Özgür'dü. O gün alkollü ve öfkeliydi. Bir anda Özgür'ün çalılıkların üzerine düştüğünü gördüm. Kalktı birkaç adım yürüdü tekrar düştü. Kadir yerinden kalktı, hiçbir şey yokmuş gibi, elini kolunu sallayarak yürüdü, uzaklaştı. Kadir, o an sesimiz çok yüksek olduğu için bana yardım amaçlı geldi. Ancak tek hatası elinde bıçakla yanımıza gelmesiydi. Olay sırasında Kadir'in ağzından bir küfür duymadım."
Tanık olarak dinlenen, Özgür Duran'ın amcasının oğlu Bülent Duran da "Olayı Ayşe'den telefonda öğrendim. Aralarında boğuşma yaşandıktan sonra Özgür, sanığın bıçağını görünce sinirlenmiş, tekrar saldırmış." dedi.
Olayı yaşadığı evin penceresinden gören tanık Meryem Ö. ise Özgür Duran'ın şüpheliye doğru yüksek sesle bağırarak küfürler ettiğini, şüphelinin karşılık vermediğini, maktulün küfürler ederek şüphelinin yanına gittiğini, aralarında bir arbede yaşandığını söyledi.
Maktulün olay yerinde bulunan taşın yanına sırt üstü düştüğünü ve ayaklarını sallamaya başladığını dile getiren Meryem Ö, şüphelinin de hiçbir şey olmamış gibi parkın içine doğru gittiğini, şüpheliye ilk saldıran ve küfür edenin maktul olduğunu beyan etti.
"Sanığın olaya müdahalesi ölçüsüz ve orantısızdır"
Maktulün babası Cengiz Duran'ın avukatı Furkan Akbulut, olayın kasten öldürme olduğunu söyledi.
Ayşe D'nin ısrarla Kadir Şeker'in olay yerine elinde bıçakla geldiğini söylediğini vurgulayan Akbulut, "Bir tartışmanın üzerine bıçakla gidilmesi, bizlere o kişinin niyetini sorgulatıyor. Kadına şiddete bizler de karşıyız, ancak bu olayda kadına bir fiziksel şiddetten söz edilemez. Ayrıca üniversite sınavına hazırlanan bir gencin cebinde 23 santimetrelik bir bıçak taşımasına da anlam veremiyoruz." ifadelerini kullandı.
Akbulut, "Adli tıp raporunda Ayşe D'nin maktul tarafından darp edildiğine dair bir bulguya rastlanmamıştır. Bizlerin vatandaş olarak görevi böyle bir olayla karşılaşıldığında kolluk güçlerine bildirmektir. Sanığın olaya müdahalesi ölçüsüz ve orantısızdır. Maktul can çekişirken, sanık soğukkanlı bir şekilde olay yerini terk etmiş, kendisine yardım etmeyi düşünmemiştir. Bu da iyi niyetle hareket etmediğini göstermektedir." diye konuştu.
"Bu suçun vasıf ve mahiyeti kasten öldürme değildir"
Şeker'in avukatı Mustafa Aladağ ise müvekkilinin bugüne kadar herhangi bir olaya karışmadığını, elinde bıçakla gezen biri olmadığını söyledi.
Olay sırasında sanığa ciddi küfürler edilse de karşılık vermediğine, sadece kadına yardımcı olmaya çalıştığına değinen Aladağ, "Kadir hayatında kavgaya girmemiş biri. Bu telaş, bu korku ve panik içinde Kadir'den normal bir davranış beklemek doğru olmaz. Kadir'in bir kastı yoktur. Kadir'i cani sıfatına layık görmek yanlıştır. Bu suçun vasıf ve mahiyeti kasten öldürme değildir. Müvekkilimin şu aşamada tahliyesini talep ediyoruz." dedi.
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı 16 Eylül'e erteledi.
Duruşma sonrası Konya Baro Başkanı ve Şeker'in avukatı Mustafa Aladağ ile Kadın Meclisleri Platformu temsilcileri Şeker'e destek açıklaması yaptı.
Olay
İddiaya göre, üniversiteye hazırlanan Kadir Şeker, 5 Şubat'ta merkez Selçuklu ilçesi Kosova Mahallesi'ndeki parkta bir kişinin sevgilisini darbettiğini görmüş, çifti ayırmaya giden genç, bu sırada saldırgan Özgür Duran'ın sözlü ve fiziki müdahalesiyle karşılaşmıştı. Genci bir süre kovalayan ve darbeden Özgür Duran, boğuşma sırasında aldığı bıçak darbesiyle yere yığılmıştı.
Göğsüne aldığı yara nedeniyle ambulansla Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırılan Duran, hayatını kaybetmişti.
Polis ekipleri, olay yerindeki kan izlerini takip ederek Şeker'i ikamet ettiği teyzesinin evinde gözaltına almıştı. Şeker, çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanmıştı.
Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, Şeker hakkında "haksız tahrik altında kasten öldürme" suçlamasıyla 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası talep edilmişti.