Mikrobiyolog Dr. Öğretim Üyesi İpek Ada Alver, nemli ve karanlık metro ortamlarının sivrisinekler için üreme alanı oluşturduğunu belirterek, Batı Nil Virüsü gibi tehlikeli enfeksiyonların yayılma riskine dikkat çekti.
METROLARDA ENFEKSİYON RİSKİ
Dr. Alver, İstanbul’daki metroların genellikle karanlık, nemli ve rutubetli ortamlardan oluştuğunu ifade ederek, bu tür ortamların sivrisineklerin üremesi için ideal koşulları sunduğunu söyledi. Sivrisineklerin, Batı Nil Virüsü başta olmak üzere sıtma, dang humması, chikungunya, sarıhumma, filaryaz, tularemi, Zika ateşi gibi birçok hastalığı bulaştırabileceğini vurguladı.
Dr. Alver, metroların düzenli olarak dezenfekte edilmesi, sivrisineklerle mücadele için ilaçlama yapılması ve ortamın nem oranının kontrol altında tutulması gerektiğini belirtti.
Ayrıca, sivrisineklerin enfeksiyon etkeni mikroorganizmaları taşıdığını ve bu nedenle popülasyonlarının kontrol altına alınmasının enfeksiyon zincirini kırmada hayati önem taşıdığını vurguladı.
TOPLU TAŞIMA ARAÇLARINDA HİJYEN ÖNLEMLERİ
Metropollerdeki toplu taşıma araçlarında hijyen ve kişisel koruma önlemlerinin öneminin arttığını ifade eden Alver, "Enfeksiyonlar şehirler ya da ülkeler arasında rahatlıkla yayılabilir. Bu nedenle toplu taşıma araçlarının düzenli temizlenmesi ve sivrisinek yuvalarına karşı gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir" dedi.
Dr. Alver, metrolardaki enfeksiyon riskine karşı alınacak önlemlerin, hem şehir sağlığını hem de halkın güvenliğini koruma açısından kritik olduğunu sözlerine ekledi.