Bir davada, Ankara’da bir vatandaş 4 bin 500 TL’ye bir televizyon satın aldı. Televizyonun garanti süresi dolduktan sonra televizyonu arızalandı.
Davacı, televizyonu yetkili servise götürdüğünde, cihazın en önemli parçasının arızalandığı ve tamir için istenilen parayla neredeyse yeni bir televizyon alabileceğini belirtti.
İşlemler sonucunda, üretim hatası kaynaklı bu tip arızaların, cihazın kullanım süresini azaltabileceği, fakat bu durumun, derinlemesine teknik ve detaylı bir analiz gerektirecek kadar gizli bir ayıba işaret ettiği tespit edildi.
Ankara 5. Tüketici Mahkemesine dava açan davacı, cihazı satın alırken ödenen ücretle beklenen kaliteyi sağlamadığını ve üretim kusurun cihazın kullanım ömrünü kısalttığını iddia ederek ürün bedelinin tahsil edilmesi talep edildi.
Davalı konumundaki satıcı ise, satılan malın garanti süresi içinde meydana gelen arızalar için ücretsiz onarım yükümlülüğü bulunduğunu, ancak söz konusu cihazın iki yıllık garanti süresinin aştığı ve davanın reddini talep etti.
Yerel mahkeme, televizyonun ana kartındaki arızanın üretim kaynaklı olduğunu, zamanla ve kullanım sürecinde ortaya çıkan bu arızanın beklenen faydayı engellediğini belirterek, ürünün satıcıya iade edilmesine ve bedelinin faiziyle birlikte tahsil edilmesi yönünde karar verdi.
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi ise, televizyonun garanti süresi sona erdikten sonra arızalanması ve kusurun kasti bir şekilde gizlenmediğinin kanıtlanmamış olması sebebiyle yerel mahkemenin kararını iptal etti.
Kurul, her tüketim malının belli bir kullanım ömrü olmasının doğal olduğuna, günümüz teknolojik koşullarında üreticilerin piyasaya sundukları dayanıklı tüketim mallarının asli parçalarının üründen beklenen ömrü karşılayacak donanımı sunması gerektiğinin altını çizdi.