İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan adayı Murat Kurum gündeme ilişkin sorulara canlı yayında yanıt verdi. Murat Kurum mal varlığı sorusunu da "Ankara'da bir evimiz var, İstanbul'da bir evimiz var bir arabamız var, biraz da borcumuz var" sözleri ile cevapladı.
Murat Kurum Ekrem İmamoğlu'nun 5 yıllık başkanlık dönemini sert cümlelerle eleştirdi. Kurum, Ekrem İmamoğlu'nun devletin hiçbir protokolüne katılmamış bir başkan olduğunu vurguladı.
Murat Kurum, eski Ulaştırma Bakanı ve Başbakan Binali Yıldırım ile protokol krizi yaşadığı iddialarına ilişkin de bir açıklama yaparak kriz olduğuna dair yapılan haberleri açık bir dille yalanladı.
"SAYIN İMAMOĞLU İMAMOĞLU, 5 YILDA DEVLETİN HİÇBİR PROTOKOLÜNE UYMAMIŞ BİR BELEDİYE BAŞKANI"
Murat Kurum Sirkeci-Kazlıçeşme hattının açılışında Ekrem İmamoğlu için koltuk ayrıldığını ancak gelmediğini ve koltuğun boş kaldığını söyledi.
5 yılda olanların aynısının yaşandığını söyleyen Murat Kurum "Büyükşehir belediye başkanı Sirkeci-Kazlıçeşme hattının açılışıyla alakalı davet edildiğini, bu davete katılacağını, parasını kendisinin ödediğini ifade ediyor. Parası Ulaştırma Bakanlığı tarafından ödenen, her ne hikmetse başkan bu törene katılma kararı almış. Bir polemik üretebilir miyim diye düşünce içerisinde. 5 senedir gördüğümüz tablonun farklı tezahürü." diye konuştu. O gün kurulan siyasi senaryonun işlemediğini ifade eden Murat Kurum "Bugün koltuğu boştu, gelmedi. Yeri de ayrılmıştı. Sayın Ekrem İmamoğlu, 5 yıllık dönemde devletin hiçbir protokolüne uymamış bir belediye başkanı" diye konuştu.
Murat Kurum Ekrem İmamoğlu'nun zaman zaman milletin iradesiyle seçilmiş Cumhurbaşkanına ağza alınmayacak laflar ettiğini, zaman zaman 'Bizi engellediler, yaptırmadılar' polemiğiyle gündem olmaya çalıştığını ancak ama 'neyi engelledik' diye sorulunca cevabı olmayan başkan profili çizdiğini söyledi.
Yaptığı paylaşıma dikkat çeken Murat Kurum "Kedisinin İstanbul'la ilgili hayali olmadığı için gündemi İstanbul dışına taşıma içinde. Bir tweet attım bugün. Kuyrukta bekleyen yüzlerce binlerce İstanbullu çile çekiyor. Bugün bir annemiz ağlayarak 'Bir an önce gel de bizim evimizi yenile, deprem korkusuyla yaşamak istemiyorum' diyor. Gençler geleceğe daha güvenle bakmak istiyor. İBB Başkanı her zamanki gibi törene davet edildim mi, edilmedim mi peşinde." diye konuştu.
Murat Kurum, "Sancaktepe'de kredisi bulunmuş metro inşaatının temeli açılmış. Artık iş yürüyor. Gelip oraya hafriyat döken bir belediye başkanından bahsediyoruz." dedi.
'BİNALİ YILDIRIM'LA PROTOKOL KRİZİ YAŞANDI' İDDİALARINA YANIT
İddialara içtenlikle yanıt veren Murat Kurum "Binali Abi'ye dedik ki 'Sayın Başbakanım sayın Cumhurbaşkanımızın yanına geçin, emeğiniz var, orada olmanız yakışır. Siz soluna geçin orada olun' dedim. O da 'şimdi ayıp olur, geçmeyeyim' dedi."
Devlet adabı, devlet tecrübesine göre hareket ettiklerini vurgulayan Murat Kurum "Orada büyüğümüz, başbakanlık yapmış abimize 'Siz Cumhurbaşkanımızın yanına geçin' diyorum. O da nezaket gösteriyor 'Murat Bey sen İBB adayısın, sen buraya geç' diyor. O kadar nezaket sahibi bir abimiz. Gülerek bu kriz yaşanır mı?" diye konuştu.
İstanbul'un gündeminin Binali Yıldırım'la protokol sorunu olmadığını vurgulayan Murat Kurum "Bu maalesef şu an CHP'li adayın yürüttüğü bir siyasi senaryo. İstanbul'u konuşmak yerine farklı gündemleri taşıyalım. Bu gündemlerden biz kendimize nasıl pay çıkarırız hesabıyla yapılmış işler. Burada konu deprem, metro, sosyal yardımlardaki adaletsiz değil." dedi.
Murat Kurum'un açıklamalarından satır başları:
"İSTANBUL'UN CİDDİ SORUNLARI VAR"
Ben İstanbulluların mutluluğu ile mutlu olmak istiyorum. Sirkeci-Kazlıçeşme tren istasyonu açılışı benim halkımı sevindiren durum ben de o sevince ortak olmak istiyorum deyip ara, Herkes sana 'gel' der. Biz bugüne kadar bütün törenlere çağırmışız. Niye gelmemiş? Ayasofya'ya davet edildi, orada da telefon edildi, edilmedi meselesi. Ne gerek var bu polemiklere? Bu polemikler olmasa onu konuşan kimse yok ki! Neticeye baktığımızda hiçbir şey. Altı boş. İstanbul'un ciddi sorunları var. 31 Mart'ta İstanbullu hemşehrilerimiz bir tarafta deprem, ulaşım, İstanbul'un geleceği ile dertlenen o projeleri yapmak isteyen, geçmişinde verdiği sözleri tutmuş adayla, 5 yıldır farklı farklı gündemlerle, ki bunların hiçbiri İstanbul değil, farklı gündemleri ulusala taşımak isteyen bir irade yarışacak. Depremle ilgili verdiği sözü tutmamış. Metroda 8 kilometre yapmış. 5 bin küsur konut yapmış, 110 bin konut yapacağım deyip. Niye onu konuşmuyor? Reklama 100 milyonlarca para harcayıp ayırdığını konuşsana. Bunları konuşacak ellerinde done yok. Eser yok.
"SORUNLARIN İLK SIRASINDA TRAFİK SORUNU VAR"
Hemen hemen bütün ilçelere gittik. Her ilçede, mahallede öyle büyük bir coşku ile karşılaşıyoruz ki. Büyükçekmece'ye gittik, altyapı sorunu var. Artık insanlar bıkmış, usanmış. Bahçelievler'de bir sokağa gittik. Vatandaşlar geliyor sarılıyor. 'Sen bizim muradımızsın' diyor. İstanbulluların geneline sorsanız. Sorunların birincisi trafik sorunu. Artık bir çile haline gelmiş. İnsanlar gerçekten metrobüs kuyruklarında 3. dünya ülkesinde olmayan görüntüleri görmekten bıkmış, usanmış. Deprem riski yaşıyorlar. Sosyal yardımlarla adaletsizlikten şikayetçi. Öğrenciler şikayetçi. Büyükçekmece'ye gidiyorsunuz, bir tane kapalı spor salonu yok. Niye yapılmaz? Bunları çözecek bir umut olarak bizi görüyorlar. Bizim ne yaptığımızı biliyorlar. 5 sene bakanlık yaptım. Evimde oturmadım ki. Selde, depremde, yangında milletin yanına koştum.
"PROJELERİMİZİ AÇIKLADIKTAN SONRA ANKETLERDE ÖNE GEÇTİK"
Aday olduktan sonra anket yaptım. 2,5-3 puan gerideydik. Projelerimizi açıkladık. Biz öne geçtik. Bugün 1-1,5 puan öndeyiz. Bunların hazmedemediği konular bu zaten. Telaşları bundan. Murat Kurum öne geçer. Siz bu insanların sorunlarına yüzünüzü dönerseniz, insanlar da size cevabı verir. Bunu gördükleri için 'acaba ne yapsak' telaşı içindeler. Bizim hesap veremeyeceğimiz hiçbir şey yok. Alnımız ak. Biz İstanbul'un sorunlarını çözmek için meydana çıkmışız. Milletimizin teveccühleriyle, arzusuyla çıkmışız. Daha öncesinde de anketler yapıldı. Orada da milletimiz bizi istedi, arzuladı. Sayın Cumhurbaşkanımız da takdir etti, bizi aday gösterdi. O coşku heyecan ve teşkilatlarda her geçen gün üstüne koyarak devam ediyor. Vatandaşla iç içeyiz. Biri kolumuzdan, biri gömleğimizden çekiyor, fotoğraf çektirelim diyor. Biri slogan çıkarıyor cebinden.
"BURADA YAŞAYAN TÜM İSTANBULLU KARDEŞLERİMİZİN OYUNA TALİBİZ"
Hanımefendi ilk başta aday olacak diye duyurdular. Başak Demirtaş. Adaylığını ilan etti. Aradan 3-5 gün süre geçti. Sonra bir yerlerden talimat geldi, adaylığını geri çekti. Meral Hanım ile Murat Bey eş başkanlık anlayışı çerçevesinde aday gösterildiğini söylediler. Sonra kent uzlaşıcı yapacağız dediler. Belediye başkanlıklarda uzlaşı içerisinde olduğunu söylediler. Kandil'de sözde elebaşlarından biri açıklama yaptı. Bu ittifaka sizi yönlendiriyoruz, bu ittifaka oy vermeniz gerekir diye aleni şekilde oradan talimat verdi. Böyle bir süreç yaşıyoruz. Nereye gideceğini zaman gösterecek. DEM ideoloji üzerine kurulmuş bir parti. İlçelerde ittifak yaparlar, kapı arkasında gizli pazarlıklar vardır, bilmiyoruz. Sizce İstanbullu insanlar, burada yaşayanların böyle derdi var mı? Bu yerel seçimse herkesin oyuna talibiz. Burada yaşayan tüm İstanbullu kardeşlerimizin oyuna talibiz. Bunun içinde Kürt, Laz, Çerkez, Alevi, Zaza kim varsa. Cemaatlerin oylarına, azınlıkların oylarına talibiz. İstanbul'da yaşayanların hayatını kolaylaştırmak adına bu hizmetleri yapmak üzerine aday olduk. Şöyle ittifak varmış, kirli ittifak arayışları varmış bizi ilgilendirmiyor. Biz hayallerimizi gerçekleştirmek üzere İstanbullularla inşallah 31 Mart akşamı hep birlikte kazanacağız.