6 Şubat depreminin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen, yaralar hala kanıyor ve kayıpların acısı taze olarak kalmaya devam ediyor. Gökhan Çınar'ın sunduğu programda, depremde annesini, babasını, çocuklarını ve sevdiklerini kaybetmiş olanların hikayeleri dinleyicilerle paylaşıldı.
Nehir Karakuş, deprem sabahında yaşadıklarını anlatırken, yaşadığı travmatik deneyimlerle dolu bir hikayeyi izleyicilere aktardı. "Bu dünyada kaybedilecek her şeyi kaybettim" diyen Karakuş, deprem sabahı yaşadığı kabusu anlatırken, ulaşmaya çalıştığı sevdiklerini bulmak için verdiği çabayı dile getirdi.
"Ev arkadaşım bana 5 saattir sizinkilere ulaşmaya çalışıyorum dedi, yola koyuldum 29 saat sürdü. Evimin sınırına girdiğimde koşmaya başladım, kafamı kaldırdığımda doğduğum 23 yılımı yaşadığım apartman yıkılmamıştı tuzla buz olmuştu. Saatlerce bağırdım, günlerce bağırdım... Hipotermi geçirdik, ben bağırmaya devam ettim hiç kimse yoktu Gökhan Bey... Ben vinç getirtemedim çok öfkeliyim... 6 gün...'' diyerek isyanını dışa vurdu.
Nehir Karakuş'un anlatımı, yaşadığı zorlu süreci ve sevdiklerinin cesetlerine ulaşma çabasını içeren detaylarla doluydu. Kendisine yardım eden insanların cesaretini ve fedakarlığını vurgulayan Karakuş, yaşadığı acıları dile getirirken izleyicileri derinden etkiledi.
Program boyunca, acılarını ve kayıplarını dile getiren Karakuş, yaşadığı travmanın izlerini şu cümleleriyle anlatarak izleyiciler tüylerini diken diken etti,
"Benim ailemi Ordu'dan kalkıp gelen insanlar kurtardı, onlar AFAD ekibi değil onlara çok şey borçluyum bana beden verdiler en azından. Ben babamı teşhis etmek zorunda kaldım, yaşadıklarımın yasını tutuyorum ben babamı teşhis etmek zorunda kaldım. Babam annemle ablamı korumak için üstlerine siper olmuş annemle ablamı ameliyat izlerinden tanıdılar çünkü tanınacak hallerde değillerdi ve dediler ki nehir babandan emin değiliz. Birinci derece yakın olduğun için görmemen lazım! Hayır dedim... Kaldırdılar battaniyeyi böyle bakıyorum çabuk diyorlar mezarlıkta yer kalmadı cesetler çok koktu götürmemiz lazım yetişmemiz lazım yollar kapalı, tanıyamıyorum...''
Nehir Karakuş'un anlatımı, insanın yaşadığı acı ve travmayı anlatmanın zorluğunu ve bununla başa çıkmanın mücadelesini yansıttı. Program, deprem felaketinin izlerini taşıyanların sesine bir kez daha dikkat çekerek, toplumda daha fazla empati ve destek oluşturma çağrısında bulundu.