Gürel Yurttaş "Beşiktaş Trabzonspor'u öyle yendi ki böylesi tarihte görülmedi" başlığı ile verdiği yazısında dakika dakika kritik maçın değerlendirmesini yaptı.
Bir tarafta Beşiktaş. Diğer tarafta Trabzonspor.
Türk futbolunun önde gelen iki dev takımı.
Ne kadar kötü durumda olurlarsa olsunlar; insanın adı büyük bu iki takından çekişmeli ve zevkli bir maç beklemesinden doğal bir şey var mı?
Sen istediğin kadar çekişmeli maç bekle.
Öyle bir ilk 45 dakika çıkardılar ki, Beşiktaş'ın genç oyuncu Semih'in kişisel becerisiyle attığı golü çıkar... Sıfıra sıfır elde var sıfır!
Bunun adı var mı? Tek kelimeyle işkence. Tribünde çocuklar var, ekran başında da. Bu çocukları futboldan soğutmaya utanmıyor musunuz?
Nesini anlatayım ilk yarının?
Kötülerden kötü beğen! Hangi birini yazsam?
Beşiktaş, ilk yarıda kaleyi tutan tek şut attı. O da 44. dakikaydı. Ceza sahasının hemen dışında topu önünde bulan Semih'in nefis şutunda top filelere gitti. Durum 1-0 oldu.
Yalnız golden önce Trabzonspor tarafının penaltı beklediği bir pozisyon vardı. Futbolcu olup olmadığından artık şüphe duymaya başladığım Svensson, Bardhi'yi formasından çekerek düşürdü. Hakem devam dedi. VAR da ona katıldı; iyi mi?
İlk yarıda başka da bir şey yoktu.
2. yarıya girerken beni şaşırtan takımların kadrolarının aynı kalması oldu. Sanırım 2 teknik adam da kimi oyundan alacağına karar veremedi. Çünkü o kadar kötü vardı ki sahada, hangi birini oyundan alacaksın!
Trabzonspor biraz hareketli gibi başladı 2. yarıya. Beşiktaş yine ilk yarının aynısıydı derken 62. dakikada yine Semih çıktı sahneye. 3 futbolcunun arasından sıyrılıp, ceza alanına girdi ve topu bir kez daha ağlara gönderdi: 2-0.
Çölde bir vaha gibi Semih. Sahada parlayan tek yıldız Semih oldu.
66. dakikada sahadaki kötülerden Svensson yerini Onur'a bıraktı. Yalnız sakatlığı nedeniyleydi bu değişikli; herhalde her şeye rağmen devam edecekti daha. Fernando Santos kötülerden birini mecburen aldı dışarı yani.
Abdullah Avcı ise sabırla 72. dakikaya kadar bekledi ve Berat'ın yerine Fountas girdi.
75. dakikada inanılmaz bir olay oldu. Visca Umut'ten seken topu aldı, ceza sahasına yolladı. Trezeguet 6 pasta bomboş durumda topu auta attı. Kendisi bile hayretler içinde kaldı; anlayın nasıl bir pozisyonu harcadığını!
79. dakikada Umut Meraş'ın yerine Emrecan Terzi, Rashica'nın yerine Tayfur Bingöl girdi. Fernando Santos istediğini çıkarabilir, istediğini alabilir. Ama insan merak ediyor. Cenk Tosun nasıl oluyor da hala sahada kalabiliyor diye. Sanırım Cenk Tosun da şaşırmıştır bu duruma. Çünkü oyun durduğunda kendisinin alınacağını sanarak kenara doğru yürüyordu. 87. dakikada çıktı o Cenk. Rebic oyundaydı artık son dakikalarda.
Maçta topla daha çok oynayan takım Trabzonspor'du. Daha çok şut atan da. Ceza sahasına daha çok orta yapandı. Buna rağmen Beşiktaş kazandı. Hem de doğru dürüst oynamadan. Böylesi tarihte görülmedi. Peki nasıl oldu kazandı derseniz; farkı Semih'ti. Genç adam olağanüstü 2 golle Beşiktaş'ı hem galibiyete, hem de ligde 3. sıraya taşıdı.
