Olay, gece saatlerinde Uğur Mumcu Mahallesi'nde yaşandı. İddiaya göre, Kurt ailesinin yaşadıkları apartmanın yan tarafındaki bina 3 yıl önce kentsel dönüşüm kapsamında yıkılmaya başlandı. Ancak dönüşüm kapsamındaki binanın bodrum katı yıkılmayınca yağmur suyuyla doldu.
Zemin kata dolan su, bitişikteki binanın suyla dolmasına neden oldu. Yaşadıkları ev yağmur suyuyla dolan ailenin eşyaları kullanılamaz hale gelerek, parkeler yerinden söküldü. Ailenin zarar görmemesi için bina girişine çıkardıkları beyaz eşyaları ise hırsızların hedefi oldu. Binaya giren hırsızlar, eşyaları çalmak üzereyken apartman sakinleri tarafından fark edilince kaçtı.
"HER ZAMAN BU SORUNU YAŞIYORUZ"
Bina sahibiyle defalarca konuştukları halde soruna çözüm bulunmadığını iddia eden Fatma Kurt, "Dün saat 07.00'dan beri benim evim bu halde. Bir sürü masraf yapmıştım. Çocuklarımın mobilyaları gitti. Ben sabaha kadar su çektim. Evim su içinde. Dünden beri su çekiyorum. Sabaha kadar su çektim, ufak bebeğim var. Mobilyalarım, parkelerim, kapılarım her şey kabardı. Su içinde yüzüyoruz. Mevsim kış, hava soğuk. Ufak çocuğum, engelli eşim var. Bu duruma bir çare istiyorum. Yan taraftaki ne desek, tamirini yap, yaptırmıyor. 'Git mahkemeye ver, mahkemede konuşalım' diyor. Ne yapacağım ben de bilmiyorum.
Üstelik gece 03.00 sıralarında eve hırsız da girdi. Beyaz eşyam dışarıdaydı, hırsız çalmaya çalıştı. Komşular fark etti. Yan taraftaki adama gittik. Mahalle olarak da imza topladık. Neredeyse her sene bu sorunu yaşıyoruz. İnşaat sahibi diyor ki 'Gidin mahkemeye verin, mahkemede görüşelim. Ben ilgilenmem, ben yapmam.' Adam 3 katlı binanın 2 katını yıkmış, bodrum katı duruyor ve içi havuz gibi su dolu. Kimse gelip çekmiyor. O su oradan evime sızıyor. Yani o su boşaltılmadan ben ne kadar su çekersem çekeyim tekrar su geliyor. Duvardan sızıntı yapıyor. Yan taraf gölet gibi" dedi.
"ÇEKTİĞİMİZ REZİLLİK DİZ BOYU"
Yan taraftaki inşaatla 2016 yılından beri sorun yaşadıklarını söyleyen Sedat Kurt da, "Adama gittiğimizde bizi neredeyse dövüp bırakmadığı kaldı. Etmediği hakaretler kalmadı. Bu sorunu ben de yaşıyorum, yandaki bina da aynı sıkıntıyı yaşıyor. Onlar bize göre biraz iyi, yamaç olduğu için onlara fazla su gelmiyor. Burayı üç defa su basıyor ise orayı bir defa su basıyor. Yüzde 92 engelliyim. İki böbreğimde yüzde 10 kalmış.
Maddi yönden kötüyüm. Emekli maaşım var ve çocuğum staj görüyor. Onun parası ile hem okula gidiyor hem de geçinmeye çalışıyoruz. Çektiğimiz rezillik diz boyu. Haftada 4 gün hastanedeyim. Diyalize giriyorum. Şu an hastanede olmam gerekiyor, evim bu halde. Eşimi ve çocuklarımı bırakıp gidemiyorum. Mağdurum ve mağduriyetimin giderilmesini istiyorum" diye konuştu.