"Türkiye yeni bir döneme adım atıyor"
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclise gelişinde, TBMM Başkanı İsmail Kahraman tarafından askeri törenle karşılandı.
Daha sonra partisin grup toplantı salonuna geçen Erdoğan, gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Konuşmasına, bugün yemin ederek resmen göreve başlayacak 27. Dönem milletvekillerini tebrik ederek başlayan Erdoğan, yeni dönemin ilk AK Parti Grup Toplantısı'nın parti ve ülke için hayırlı olmasını diledi.
Erdoğan, 24 Haziran'da AK Parti listelerinden milletvekili seçilen 295 kişinin her birini ayrıca tebrik ederek, "Milletvekillerimize önümüzdeki 5 yıl boyunca bu kutlu çatı altında yapacakları çalışmalarda başarılar diliyorum. 23 Nisan 1923'ten beri Meclis çatısı altında görev yapmış tüm milletvekillerini saygıyla, hürmetle yad ediyorum. Kurulduğu günden bugüne kadar AK Parti Grubunda görev almış tüm arkadaşlarımıza, onlarla birlikte çalışan tüm kardeşlerimize ülkemize ve milletimize yaptıkları hizmetler için şükranlarımı sunuyorum." ifadesini kullandı.
"Şimdi yapmamız gereken, yine milletimize bakmak"
Önlerindeki tabloya işaret eden Erdoğan, "Milletimiz, Cumhurbaşkanlığı seçiminde 26 milyon 330 bin 823 geçerli oy ve yüzde 52,56 oy oranıyla en yakın rakibimizin 11 milyon üzerinde bir farkla bize teveccüh göstermiştir. Buna karşılık milletimiz Mecliste AK Parti'yi yine birinci parti yapmış, zafer elde etmesini sağlamış ama hedefinin de gerisinde bırakmıştır. Milletimizin sandıkta yaptığı bu hassas ayarı doğru değerlendirmeliyiz." diye konuştu.
İktidarlarının ilk döneminde vesayetle mücadeleyi bu sayede gerçekleştirdiklerine dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"İkinci döneminde büyük kalkınma hamlemizi bu şekilde başarıya ulaştırdık. Üçüncü dönemimizde bize kurulan tuzakları bu sayede bozduk. Dördüncü dönemimizde yaşadığımız yol kazasını yine aynı şekilde telafi ettik. 15 Temmuz darbe girişimi gibi tarihimizin ve dünyanın en alçak ihanetlerinden birini yine milletimizle birlikte başarısızlığa uğrattık. Yönetim sistemimizi değiştiren adımları milletimizle birlikte attık. 24 Haziran seçimlerindeki sonuca da bu şekilde ulaştık.
Şimdi yapmamız gereken iş yine milletimize bakmak, onun gösterdiği istikamette yürümektir. Kendisini milletin üzerinde, milletimizin bize emanet ettiği o büyük davanın üzerinde, AK Parti'nin üzerinde görenlerin bu mesajı alması mümkün değildir. Çünkü onların gözleri artık görmez, kulakları duymaz, dilleri doğruyu söyleyemez, kalpleri hakikate yönelemez olmuştur. Biz her zamanki gibi milletimizle ve onun değerlerini, hedeflerini, hassasiyetlerini, beklentilerini paylaşanlarla birlikte yürümeyi sürdüreceğiz. Buradaki kadronun bu vasıflara sahip arkadaşlarımızdan oluştuğuna inanıyorum. Rabbimden niyazım bizleri milletimize mahcup etmemesidir."
"Türkiye yeni bir döneme adım atıyor"
Pazartesi günü yapılacak Cumhurbaşkanı yemin töreniyle Türkiye'nin yeni bir döneme adım atacağını anımsatan Erdoğan, Meclisteki törenin ardından Beştepe'deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde muhteşem bir göreve başlama töreni gerçekleştireceklerini söyledi.
Törene 22 cumhurbaşkanı, 17 başbakan katılıyor
Erdoğan, şu ana kadar kesinleşen haliyle söz konusu törene 22 cumhurbaşkanı ile 17 başbakan, cumhurbaşkanı yardımcısı, meclis başkanı düzeyinde katılım olacağını bildirerek, çok sayıda uluslar arası kuruluş başkanı, bakanlar, diplomatik temsilcilerin göreve başlama törenine katılacağını kaydetti.
Ülke içinden de kurumlardan farklı mesleklere ve sivil topluma kadar milletin her kesiminden temsilcileri törene davet ettiklerini anlatan Erdoğan, "Böylece yeni yönetim sistemimize geçişimizin sevincini hem dünya ile hem de halkımızla, milletin evinde paylaşmış olacağız." dedi.
"Pazartesi saat 21.00'de kabineyi açıklayacağız"
Erdoğan, aynı gün yeni yönetim mimarisini ihdas eden ilk Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'ni de yayınlayacaklarına işaret ederek, yeni sistemin ilk Cumhurbaşkanı sıfatıyla pazartesi akşamı saat 21.00'de de kabineyi açıklayıp, hemen kolları sıvayıp çalışmaya başlayacaklarını vurguladı.
Şahsının başkanlığında Mecliste milletvekilleriyle, Külliye'de bakanlarla, genel merkezde yetkili kurullarındaki arkadaşlarıyla yakın iş birliği ve dayanışma içinde ülkeyi yöneteceklerini dile getiren Erdoğan, "Böylece ülkemizi yıllardır patinaj yaptıran, sürekli krizlere, kaoslara, müdahalelere yol açan eski sistemi geride bırakarak yepyeni bir dönemin kapılarını aralamış olacağız." dedi.
"Siyasetteki büyüklerimiz bu işi başaramadılar"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"En büyük sevincim şudur; on yıllardır böyle bir yönetim sistemine geçmenin kararlılığı içinde olan siyasetteki büyüklerimiz bu işi başaramadılar. Ne kişisel ne kadrolarıyla. Ama bu işi başarmak hamdolsun AK Parti Grubuna nasip oldu. İşin sistem bazında bu değişikliği yapmaktan öte şimdi asıl olan bunun meyvelerini milletimize tattırmaktır. Bu adımı atarken de çok kararlı olacağız. Burada enaniyetin olması asla kabul edilemez. Burada biz ortak akılla, kolektif akılla hareket etmek suretiyle hedefe kilitlenecek ve neticeleri de alacağız. Bütün mesele grup toplantısında, il başkanları toplantısında söylediğimi gibi biz tevazuyu kendisine ilke edinmiş bir insanlar topluluğuyuz. Bundan taviz vermemeliyiz. Kimseye tepeden bakamayız ve tepeden bakmacı bir anlayışla da yürüyemeyiz. Bunu ayaklarımız altına alacağız ve bir kardeşler topluluğu olarak, bir davanın mensupları olarak yolumuza devam edeceğiz.
Bu hareketin içinde 'ben' olamaz. Bu hareketin içinde 'biz' var. Biz bunu, bu şekilde değerlendirerek yolumuza yürüyeceğiz. Aksi takdirde bizden öncekiler nasıl yerle yeksan olduysa bizde yerle yeksan oluruz. Kimse 'ben bakiyim' demesin, hepimiz faniyiz. Hepimiz fani olduğuna göre bizler Rabb'imin bizlere lütfettiği ömür çerçevesinde, 'baki kalan bu kubbede hoş bir sedaymış meğer' anlayışıyla yola yürüyüşümüzü devam ettireceğiz. Aksi takdirde bedelini ağır öderiz. Ve bunda da hakkımız yok."
"Laf olsun diye değil"
Daha sonra buradaki çalışmaları yoğun şekilde sürdüreceklerini ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Milletimiz bizim nasıl çalıştığımızı, 1994'te İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçildiğimiz günden beri gayet yakından görüyor, biliyor, takip ediyor. Seçimlerde gördünüz; bizlerle ilgili 'yorgun bir cumhurbaşkanı adayı' gibi yakıştırmaları yapanların hali ortada. Biz azim ve kararlılıkla bu yola devam ediyoruz. Bize yorgun yakıştırması yapanlar, bizim ne denli antrenmanlı olduğumuzdan haberleri yok. Aslında onlar zihinsel yorgunluğun içindeler. Bizler hamdolsun böyle bir durumun içinde değiliz. Çok daha güçlü şekilde, çok daha güçlenerek bu yola devam ediyoruz. Bundan sonra inşallah yeni yönetim sistemimizden aldığımız güçle daha çok çalışacak, daha etkin faaliyetler yürütecek, daha hızlı ve kesin neticeler elde edeceğiz. Seçim kampanyamız boyunca hep söylediğimiz gibi bizim hedefimiz güçlü Meclis, güçlü hükümet, güçlü Türkiye'dir. İnşallah hep birlikte, irade, erdem ve cesaretle Türkiye'yi şahlandıracağız.
Biz bu kavramlarla milletimizin karşısına, başkaları gibi laf olsun diye değil, yürekten inandığımız ve uygulamaya kararlı olduğumuz için çıktık. 2002'de 'Tek başına, iş başına' demiştik, Allah nasip etti, sözümüzü tuttuk. 2007'de 'Durmak yok yola devam' demiştik, yine mahçup olmadık. 2011'de, 'Haydi bir daha' dedik ve daha güçlü şekilde yola devam ettik. Kasım 2015'te 'İlk günkü aşkla' sözüyle milletimizin desteğini kazandık. 24 Haziran'da da yeni yönetim sistemiyle milletimizin huzurundaydık. Biz sözümüzü tuttukça milletimiz de bizi el üstünde tuttu. Hatta 15 Temmuz'da olduğu gibi yeri geldi, gövdesini bize siper etti. Böyle bir milletin hizmetkarı olmak bizim için şereflerin en büyüğüdür. Milletvekillerimizden bakanlarımıza, parti teşkilatımızdan belediyelere kadar tüm AK Parti'lilerden, bizim milletten başka gücümüz ve milletten başka sığınağımız olmadığının bilinciyle çalışmalarını bekliyorum."
"İlk kabine toplantımızı yapmadan önce Hacı Bayram'a cuma için gideceğiz"
"İstiklal harbine başlarken dualarla, salavatlarla, Kuran-ı Kerim'le açılan bu Meclis, o dönemde çatışmaların tüm şiddetiyle sürdüğü dönemde dahi faaliyetlerini sürdürmüştür." diyen Erdoğan, "Her ne kadar 1960 ve 1980 darbelerinde dağıtılmış olsa da Meclisimizin her zaman milletimizin umudu olmayı sürdürdüğünü görüyoruz. Hatta 15 Temmuz'da bu Meclis cesaretiyle ve dirayetiyle adeta tarih yazmıştır. Savaş uçakları tarafından bombalanıp, helikopterler tarafından taranıp, tanklar tarafından taciz edilirken dahi içeride darbecilere meydan okuyan bu Gazi Meclisi ne kadar güçlü tutarsak, millet ve devlet olarak geleceğimize o derece güvenle bakarız." ifadesini kullandı.
Türkiye'yi, milli iradenin tecelligahı olan Meclisle iş birliği içinde geliştireceklerini ve hedeflerine ulaştıracaklarını belirten Erdoğan, "İnşallah cuma günü, Allah nasip ederse, ilk toplantımızı yapmadan önce Hacı Bayram'a cuma için gideceğiz. Hacı Bayram'dan sonra dualarımızı yapacağız ve ondan sonra da ilk kabine toplantımızı gerçekleştireceğiz." bilgisini verdi.
"TBMM ve AK Parti Grubuna önemli görevler düşüyor"
Yeni yönetim sisteminin ne getirdiğini anlamayan veya anlamak istemediği için Meclisi tahkir ve tahrik etmeye çalışanların, aslında demokrasiye olan inançsızlığını çok açık ortaya koyduklarının altını çizen Erdoğan, çünkü demokrasilerde yasama, yürütme ve yargının birbirinden bağımsız olduğunu; yürütme görevinin dün Başbakan bugün Cumhurbaşkanı tarafından ifa edilecek olmasının, demokrasiye aykırı hiçbir yanının bulunmadığını bildirdi.
Erdoğan, "Tam tersine biz yeni sistemle, Meclisi, yürütmenin tasallutundan kurtarıp, gerçek anlamda bağımsızlığına kavuşturduk. 27. Dönem Meclisinin milletvekilleri belki her zamankinden daha çok ama aynı zamanda her zamankinden daha etkili, daha yetkili bir şekilde görevlerini yapacaklardır." dedi.
"Önümüzdeki dönemde en çok vesayete ve darbeye karşı dikkatli olacağız"
Erdoğan, AK Parti olarak vesayeti ve vesayetçileri, darbeyi ve darbecileri hiç mi hiç sevmediklerini söyledi.
Önümüzdeki dönemde de en çok vesayete ve darbeye karşı dikkatli olacaklarını ifade eden Erdoğan, "İster içeriden gelsin ister dışarıdan milli iradeye gölge düşürecek, milletimizin emanetine halel getirecek hiçbir dayatmaya rıza göstermeyeceğiz, gerekirse kendimizi ortaya koyacağız ama ülkemizi böyle bir zillete maruz bırakmayacağız." diye konuştu.
Erdoğan, her şeyden önce terör örgütleriyle mücadelenin amansız şekilde sürdürüleceğini vurguladı.
CHP
Suriye'de Tel Abyad'dan Kamışlı'ya kadar olan bölgeyi terör örgütünden temizlemekte kararlı olduklarını ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bölgede uzun süredir terör örgütüne destek veren güçlerin, Türkiye'nin bu kararlılığını anladığını ve uzlaşma yollarını aradıklarını görüyoruz. Yakında bu konuda da önemli gelişmeler bekliyoruz. Bölücü terör örgütü sahada köşeye sıkıştıkça siyasi alandaki manevralarla ve sivilleri hedef alan vahşetiyle kendine alan açmaya çalışıyor. Kendi güdümündeki siyasi partiyi her alanda güçlü tutmak bölücü örgütün en önemli hedefidir. Ana muhalefet partisi, bölücü terör örgütünün bu siyasi manevrasına bize göre meşruiyeti sorunlu olan bir partiyi tam anlamıyla taşıma oylarla Meclise sokarak bir anlamda destek vermiştir.
Türkiye'nin milli güvenliğini ilgilendiren bu tür meselelere partilerin kendi iç işleri olarak bakamayız. Terör örgütünün yeniden sivilleri infaza yönelmesinin gerisindeki en önemli saik, kendi güdümündeki partiye sağladığı bu destektir. Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dünyanın hiçbir yerinde terör örgütleriyle iltisaklı siyasi yapılara müsamaha gösterilmez. Buradan bir kez daha CHP'yi bölücü terör örgütünün güdümündeki parti ile ilişkisini gözden geçirmeye ve tercihini milletten yana kullanmaya davet ediyorum."
FETÖ ile mücadele
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında FETÖ ile mücadeleye de değindi. Mücadelenin kesintisiz ve kararlı şekilde devam ettiğini belirten Erdoğan, FETÖ davaları yakından takip ettiklerini söyledi.
Bu davaların büyük bir bölümünün yıl sonuna kadar tamamlanacağının anlaşıldığını anlatan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Temyiz aşamalarının da bitmesiyle mahkumiyet alan FETÖ mensubu teröristler ülkemiz ve milletimize yaptıkları ihanetin bedelini, ömürlerini dört duvar arasında tamamlayarak ödeyeceklerdir. Sadece ülkemizin değil belki de dünyanın en sinsi terör örgütü olan bu ihanet çetesiyle mücadelenin öyle kolay olmadığını özellikle belirtmek isterim. Bu yapı kendi gerçek militanlarını gizlemek için çok sayıda insanı kalkan olarak kullanmaktan çekinmemiştir. Adli boyutuyla hakim ve savcılarımız, idari boyutuyla olağanüstü hal işlemlerini inceleme komisyonu titiz bir çalışmayla suçluları ve masumları ayırt etmenin gayreti içindedir.
Yargıda suçlu bulunanlar ceza alırken masumlar beraat ediyor. Komisyonumuz da kamu görevlileriyle ilgili işlemleri inceleyerek isabetli görmediği ihraçlarla ilgili göreve iade kararı veriyor. Bu çerçevede attığımız bir adım daha var, bunun altını çiziyorum; FETÖ ile mücadele kapsamında tutuklanan ve mahkum olanlar ile ihraç edilenlerin bir kısmının eş, çocuk, anne ve babalarının pasaportlarına idari işlemle ihtiyaten tahdit konmuştu. 15 Temmuz'dan sonra FETÖ mensupları aileleriyle birlikte yurt dışına kaçmaya başlamıştı. Bu durumu engellemek için alınan tedbirlerden biri de pasaport tahdidiydi. Artık soruşturmalar ve davalar belli bir aşamaya geldiği için 181 bin 500 kişiyle ilgili pasaport tahdidi şayet mani bir hal yoksa birkaç gün içinde kaldırılacak. Böylece yakınlarının suçlarından dolayı pasaport alamayan vatandaşlarımızın mağduriyetlerini gidermiş oluyoruz. Mahkeme kararı ile konan tahditler bu kapsamın dışındadır. Bu tür tahditler ancak yine mahkeme kararıyla kaldırılabiliyor."
"Bakanlar Meclis'ten de olabilir"
Grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, Meclisteki yeni dönemin hayırlı olmasını diledi.
Pazartesi günü açıklanacak ilk cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin yeni kabinesine ilişkin soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sizin ters köşe olmanız için, Bakanlar Meclisten de olabilir, neden olmasın." yanıtını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra Başbakan Binali Yıldırım'ın Meclisteki makamına geçti. Erdoğan, saat 14.00'te TBMM'nin 27. Dönem Milletvekili Andiçme Töreni'ne katılacak.