Uludağ Alan Başkanlığı'nın kurulmasıyla birlikte yapılan görüşmeler neticesinde Milli Parkın yaklaşık 2 bin hektarlık bölümü Uludağ alanı olarak belirlendi. Alanın doğal sit koruma statülerinde ise herhangi bir değişiklik yapılmadı.
Kayak alanlarının bulunduğu çanaklar, ve yapılaşmanın olduğu Oteller birinci ve ikinci bölge ile Sarıalan ile Çobankaya, Bakacak Uludağ Alan Başkanlığı'nın sınırları içerisine dahil edilirken buzlu yedi göller ve bölgedeki ormanlık alan Milli Parklarda kaldı.
Resmi Gazetede yayımlanan Cumhurbaşkanı kararı ile Uludağ Milli Parkı sınırlarının Uludağ Alanı sınırları ile çakışan kısımlarının milli park vasfının kaldırılması ve bu alanda milli park iş ve işlemlerini yürütmek üzere ilgili idarelere tahsis edilmiş olan taşınmazların Uludağ Alan Başkanlığına devredilmesi şeklinde 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu'nun 3'üncü maddesi gereğince alınan kararın ardından Uludağ Alan Başkanlığı kurulmuş ve Uludağ'ın alan sınırlarının belirlenmesi için çalışmalar başlatılmıştı.
Uludağ alan sınırları belirlenirken başta Doğa Koruma ve Millî Parklar Genel Müdürlüğü olmak üzere ilgili kurumlarla yapılan toplantılar neticesinde mutabakat sağlanarak orman alanları ve buzul gölleri Uludağ Alan sınırları kapsamı dışında tutulurken, potansiyel kayak alanlarının bulunduğu çanaklar, alan sınırı kapsamına alındı. Sınır dağılımıyla ilgili açıklama yapan Uludağ Alan Başkan Vekili Yunus Başar,
"Kayak turizminin yapıldığı alanlarda yapılaşma yoğunluğunu arttıracak konaklamaya yönelik tesislerin değil, sadece kayak pistleri, doğa sporlarına yönelik yürüyüş ve keşif parkurları ile bu faaliyetlere yönelik mola noktaları kurulacağını söyledi.
13 bin hektar yüzölçümlü Uludağ Millî Parkı'nın yaklaşık 2 bin hektarlık bölümü Uludağ Alanı olarak belirlendiğini ifade eden Başar, "Söz konusu alan ormanlık alan dışındaki yaklaşık 50 yıldır yoğun yapılaşmanın hakim olduğu bir bölgedir. Bu alan millî park alanının yaklaşık yüzde 15'lik bölümüne denk gelmektedir. Kalan yüzde 85'lik alanın Milli Park statüsü halen devam etmektedir" dedi.
Uludağ Alan Başkanlığının kurulmasının ardından alanın doğal sit koruma statülerinde herhangi bir değişiklik yapılmadığına da vurgu yapan Uludağ Alan Başkan Vekili Yunus Başar, "Bu alanlarda yürürlükteki koruma mevzuatı ve ilke kararları geçerliliğini korumaktadır. Dolayısıyla, Uludağ'da yürütülecek planlama çalışmaları ve uygulamalarda, bölgenin doğal yapısının korumaya yönelik önlemlerin alınması ilgili tüm kurumlar açısından yasal bir zorunluluktur. Bölgedeki orman alanları, Alpin Dağ Çayırları, su kaynakları, endemik bitkiler ve canlı yaşamın korunmasına ilişkin olarak yürürlükteki mevzuat uyarınca gerekli önlemlerin alınması Uludağ Alan Başkanlığının da yasal sorumluluğundadır. Uludağ alan sınırları belirlenirken başta Doğa Koruma ve Millî Parklar Genel Müdürlüğü olmak üzere ilgili kurumlarla yapılan toplantılar neticesinde mutabakat sağlanarak orman alanları ve buzul gölleri Uludağ Alan sınırları kapsamı dışında tutulmuştur. Özellikle potansiyel kayak alanlarının bulunduğu çanaklar, alan sınırı kapsamına alınmış olup bu alanlarda yapılaşma yoğunluğunu artıracak konaklamaya yönelik tesisler değil, sadece kayak pistleri, doğa sporlarına yönelik yürüyüş ve keşif parkurları ile bu faaliyetlere yönelik mola noktaları kurulması öngörülmektedir. Bu doğrultuda Bakanlığımız ile Tarım ve Orman Bakanlığı arasında 24.05.2022 tarihinde yapılan toplantı sonucunda imzalanan mutabakat kapsamında Uludağ Alan sınırı belirlenmiştir" diye konuştu.