Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, küresel hava sıcaklığındaki rekor yükselişler nedeniyle sıcağa bağlı can kayıplarında artış yaşanabileceği uyarısında bulundu.
Ülkelerin ve kıtaların sıcaklık değerleri toplanarak elde edilen küresel hava sıcaklığı, iklim krizi ile son yılların zirvesine ulaşıyor. Dünya Meteoroloji Örgütü'nün (WMO) verilerine göre, 2023-2027 arasında küresel hava sıcaklığının, en az bir kez, sanayi devrimi öncesi sıcaklık seviyelerini 1.5 derece aşma olasılığı yüzde 66 olarak hesaplanıyor. Küresel sıcaklığın gelecek 5 yıl içinde El Nino iklim modeliyle rekor seviyelere çıkması bekleniyor.
"KÜRESEL ISINMANIN NE ANLAMA GELDİĞİNİ GÖRMEYE BAŞLIYORUZ"
Prof. Dr. Kurnaz, küresel ortalama sıcaklığın rekor seviyelere ulaşan hızlı artışına dikkati çekti. Prof. Dr. Kurnaz, "Geçtiğimiz 3 sene içerisinde atmosferin kendi ısınmasını maskeleyen birtakım olaylar vardı. Bunlar da okyanus akıntılarıydı. La Nina, Pasifik Okyanusu’ndaki suların daha da soğumasına neden oluyordu. Öyle olduğu için de dünyanın ne kadar ısındığı belli olmuyordu. Fakat La Nina, nisan-mayıs gibi sona erdi ve bu maskeleme de ortadan kalktı. Şimdi, küresel ısınmanın ne anlama geldiğini görmeye başlıyoruz" dedi.
La Nina'nın ters etkilerine sahip olan El Nino iklim olayının Pasifik Okyanusu’ndaki suların normalden daha sıcak olmasını sağladığını ifade eden Prof. Dr. Kurnaz, bu etki ile sıcaklığın daha da artacağı uyarısını yaptı.
Dünya'nın 4’te 3’ünün okyanuslardan oluştuğunu, okyanus sularının ısınmasının da dünyanın ortalama sıcaklığını etkilediğini vurgulayan Prof. Dr. Kurnaz, El Nino etkisinin ne kadar ve ne şiddetle süreceği tam olarak belli olmasa da 2024'e kadar devam edebileceğinin altını çizdi. Kurnaz, iklim olaylarının etkilerinin zaman içerisinde şekilleneceğini aktardı.
"AĞUSTOSTA REKOR KIRILACAK"
Küresel hava sıcaklıklarında ardı ardına yaşanan rekorların süreceğini dile getiren Kurnaz şu bilgileri verdi:
“4 Temmuz'un sıcaklığı 17.18 dereceydi. 2 gün üst üste rekor tazelendi. Yarın daha da yüksek olur mu? Muhtemelen olur ama kabaca şunu söylemek mümkün, ağustos ayının ilk yarısının sonuna kadar her gün yeni bir rekor beklenebilir. Bu da ağustos ayının sonuna kadar yaklaşık 10-15 rekor kırılacağı anlamına gelmektedir."
Prof. Dr. Kurnaz, artan hava sıcaklığında en büyük zararı, belli bir sıcaklık, nem ve yağış dengesine ihtiyaç duyan tarım ürünlerinin görebileceğini, iklim değişikliğinin sadece Türkiye’de değil dünya genelinde tarım sektörünü tehdit ettiğini bildirdi.
"İNSANLAR DÜŞÜP ÖLECEK"
İklim değişikliği nedeniyle Pakistan, Hindistan ve Bangladeş gibi belli başlı bölgelerin, dünyanın geri kalanına göre daha fazla ısındığını anlatan Prof. Dr. Kurnaz, şöyle devam etti:
“Bundan dolayı orada artık insan dayanıklılığının üstüne çıkacak sıcaklıklar oluşmaya başlayacak. Bu da açıkçası, insanlar düşüp ölecek demek ve bu rakamlar 100-200 veya 1000 kişiyi değil, milyonlarca insanı kapsayacak. Burada milyonlarca kişinin sıcaktan ölmesinden bahsediyoruz. Tüm bunlar bir sonraki adımda bu insanların göç etmesine yol açacaktır. Göç yolları da Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) gibi yollardan geçtiği için sadece orada olan orada kalmayacak, yakın zamanda bütün dünyaya yayılan problemler yaşamaya başlayacağız."
ÖLÜMLER MİLYONLARI BULABİLİR
Prof. Dr. Kurnaz, dünya genelinde rekor sıcaklıklara ulaşılmasıyla, aşırı sıcaklara bağlı can kayıplarında büyük bir patlama yaşanabileceği konusunda dikkatli olunması çağrısında bulundu. Büyük bir kısmı Fransa'nın başkenti Paris'te olmak üzere Avrupa'da 2003'te 35 bin kişinin aşırı sıcak nedeniyle hayatını kaybettiğini hatırlatan Kurnaz, ilerleyen günlerde yaşanabilecek ölümlerin normal hale gelebileceğini ve bu sayının milyonları bulabileceğini sözlerine ekledi.
"GERİYE DÖNDÜRMEK MÜMKÜN DEĞİL"
Küresel ısınmanın etkilerinin azaltılması için fosil yakıt kullanımının önüne geçilmesi gerektiğine değinen Prof. Dr. Kurnaz, sözlerini, "Önlemler iki tarafta değerlendirilebilir. Bunun daha kötüye gitmesini engellemek mümkün ama artık geriye döndürmek mümkün değil. Ne önlem alırsak alalım, ne yaptıysak o. Bu problemin nedeni kömür, petrol ve doğal gaz yakmamız. Bunları yakmayı bırakacak olursak en azından durdurma şansımız olur ama o yönde de hiçbir iyileşme yok dünyada" diyerek tamamladı.