Dr. Alnıak, diş eti hastalıklarının yalnızca ağız sağlığını etkilemekle kalmayıp, kalp rahatsızlıkları ve erken doğum gibi ciddi sağlık sorunlarına da yol açabileceğini belirtti.
İstanbul Atlas Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Periodontoloji Anabilim Dalı’ndan Dr. Öğretim Üyesi Anıl Alnıak, diş eti sağlığını değerlendirirken en önemli iki faktörün diş eti rengi ve kanama olup olmadığına dikkat edilmesi gerektiğini ifade etti. "Sağlıklı diş eti gül kurusu veya soluk pembe tonlarında olurken, kırmızı, mor, siyah, mavi ve beyaz renkteki diş etleri genellikle sağlıksız kabul edilir" dedi.
Diş eti hastalıklarının bir diğer belirtisinin, diş fırçalarken veya kendiliğinden ortaya çıkan diş eti kanamaları olduğunu belirten Dr. Alnıak, "Sağlıklı bir diş eti, fırçalama, diş ipi kullanımı, yemek yeme ya da dokunma sırasında kanamaz. Eğer diş etlerinde kanama varsa, bu durum genellikle o bölgede bir iltihap olduğunu gösterir" diye ekledi.
Diş etlerinde kırmızı ve şiş bir görünüm varsa dikkatli olunması gerektiğini belirten Dr. Alnıak, "Sağlıklı diş eti, sıkı bir yapıya sahiptir ve diş yüzeyinde ince bir hat şeklinde sonlanır. Kanama, şişlik, kırmızı görünüm, iltihaplı akıntı, diş eti çekilmesi, dişlerde sallanma ve kötü ağız kokusu gibi belirtiler varsa, bir diş hekimine başvurulmalıdır" tavsiyesinde bulundu.
Diş eti hastalıkları arasında en yaygın görülenin diş eti iltihabı olduğunu söyleyen Dr. Alnıak, bunun genellikle yetersiz fırçalamadan kaynaklandığını belirtti. "Diş eti hastalıkları arasında gingivitis, periodontitis, diş eti apsesi, diş eti büyümesi ve diş eti çekilmesi yer alır. Bunlardan en yaygın olanı diş eti iltihabıdır. Bu hastalık, dişler üzerinde bakteri plağı birikmesi sonucunda ortaya çıkar. Plak birikiminin en önemli nedeni ise dişlerin düzenli fırçalanmaması ve ara yüzlerin yeterince temizlenmemesidir" diye açıkladı.
Bu evrede, diş fırçalama veya diş ipi kullanımı sırasında kanama görülebileceğine dikkat çeken Dr. Alnıak, "Bu aşamada dişi tutan kemik ve destek dokular henüz etkilenmediği için tedavi edildiğinde tamamen iyileşme sağlanabilir. Ancak tedavi edilmezse, diş eti iltihabı ilerleyerek periodontitise dönüşebilir" dedi. Periodontitisin, dişleri destekleyen kemik ve liflerin geri döndürülemez şekilde hasar gördüğü bir aşama olduğunu belirten Dr. Alnıak, "Bu durumda diş eti hizasının altında, gıda artıkları birikimine neden olan bir cep oluşur. Doğru ağız ve diş bakımı ile bu hasarın ilerlemesi önlenebilir, ancak tedavi edilmezse, dişi tutan kemikte yıkım devam edeceği için diş kaybı yaşanabilir" uyarısında bulundu.
Diş eti hastalıklarının mutlaka tedavi edilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Alnıak, "Her yaşta görülebilen diş eti hastalıkları, tedavi edilmediğinde diş eti kanamaları, renk değişiklikleri, diş eti çekilmeleri, dişlerde sallanma ve sonunda diş kaybına yol açabilir" dedi.
Diş eti sağlığı ile genel sağlık arasındaki bağlantının önemine değinen Dr. Alnıak, "Diş eti hastalıklarının önlenmesi ve tedavisi, birçok sistemik hastalığın kontrolünde de önemli rol oynar. Tedavi edilmemiş diş eti hastalıkları ile kalp rahatsızlıkları, diyabet, romatizmal hastalıklar, erken doğum ve düşük doğum ağırlığı arasında bağlantı olduğu bilinmektedir. Diş eti sağlığı ile genel sağlık birbirini etkiler ve her ikisinin iyileştirilmesi, yaşam kalitesini artırır" şeklinde sözlerini tamamladı.