Çetenin liderlerinden biri olan Dr. Fırat Sarı'nın, 2018'den itibaren ihmal ve suistimal içeren faaliyetlerde bulunduğuna dair yeni bilgiler gün yüzüne çıktı. 2018 yılında doğum yapmış bir annenin şikayeti, Dr. Sarı ve ekibinin yenidoğan bebekleri kasıtlı olarak ihmale maruz bırakarak, ailelerden yüklü miktarda para talep ettiklerini ve bu paralarla eğlence düzenlediklerini ortaya koydu.
Hastane çetesi, bebekleri anlaşmalı özel hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlarken, ihmal ve kötü muamele sonucunda bebeklerin ölümüne neden oldu. Bebeklerin sağlık durumlarını kötüye kullanarak ailelere baskı yapıldığı, bu süreçte ailelerden yüksek miktarlarda paralar alındığı ve ardından bu paraların eğlence amaçlı kullanıldığı tespit edildi. Çete lideri Dr. Fırat Sarı, özellikle bu olaylarla bağlantılı olarak büyük tepki toplarken, soruşturmalar daha da derinleştirildi.
Yenidoğan çetesi 12 bebeğin ölümüne neden olmuştu: Kan donduran ifadeler ortaya çıktı
Fahrettin Koca sessiz il sağlık müdürü bakan oldu: Yenidoğan çetesindeki skandallar bitmiyor
273 YILA KADAR HAPİS TALEBİ
Bebek ölümlerinden sorumlu olan hastane çetesiyle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında, örgüt lideri konumundaki doktorlar Fırat Sarı ve İlker Gönen hakkında ciddi suçlamalar yöneltildi.
Her iki doktorun da "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi", "kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve "resmi belgede sahtecilik" suçlarından yargılanmaları talep edildi. Savcılık, Fırat Sarı ve İlker Gönen için ayrı ayrı 180 yıldan 273 yıla kadar hapis cezası talep etti.
Soruşturmanın derinleştirilmesiyle birlikte dava sürecinde daha fazla detayın açığa çıkması bekleniyor.
8 bin TL için 12 bebeğin ölümüne neden oldular: Hastanede büyük skandal
BİR ANNE: UMARIM ÖLENE KADAR ÇIKAMAZ
Şikayet platformu olan Şikayetvar'a Fırat Sarı hakkında gelen yorum hayrete düşürdü.
2018 Ekim sonunda Esenyurt Reyap Hastanesi'nde doğum yaptığını söyleyen anne, doktor Fırat Sarı hakkında suçlama yönelterek “Hakkımı helal etmiyorum, umarım cezaevinden ölene kadar çıkamaz.” ifadelerini kullandı.
Oğlunun, doğum sonrası "Ciğerine su kaçmış" denilerek Fırat Sarı tarafından yoğun bakıma alındığını söyleyen anne, bebeğinin 1 hafta yoğun bakıma kaldığını belirtti ve şöyle devam etti:
“Doktora kalsa 3-4 gün daha kalması gerekiyordu ama biz imza verip çocuğu çıkarttık. O zaman da durumdan şüphelenmiştik çünkü bize 2-3 gün deyip 7 günde çocuğu taburcu etmemişlerdi. Çocuğum yoğun bakımda biberona alıştı, beni reddetti. Aramızda bağ kurmamız çok zorlaştı. Hakkımı helal etmiyorum, umarım cezaevinden ölene kadar çıkamaz.”
‘AMAÇ SGK'DAN ÜST SINIRDAN ÖDEME ALMAK’
Hazırlanan iddianamede, Fırat Sarı liderliğindeki suç örgütüne ilişkin çarpıcı detaylar yer alıyor. İddianamede, 47 şüpheli ve 19 sağlık kuruluşu incelemeye alınırken, 10 bebeğin hayatını kaybettiği belirtildi. İHA'da yer alan habere göre, Fırat Sarı'nın liderliğinde, İlker Gönen ve Gıyasettin Mert Özdemir'in yönettiği suç örgütünün esas amacının, devraldıkları yeni doğan yoğun bakım ünitelerinin 112 Acil Sevk Sistemini etkisiz hale getirerek yatak doluluk oranını artırmak olduğu ortaya çıktı.
Ayrıca, suç örgütü SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu) üzerinden daha yüksek kazanç sağlamak amacıyla hastaların tedavi basamaklarını değiştirdi ve üst sınırdan ödeme almak için sahtecilik yaptığı belirtildi.
HASTA YAKINLARINDAN FAZLA ÜCRET ALMIŞLAR
İddianamede, suç örgütünün hastaların durumlarını manipüle ederek sahtecilik yaptığı ve bu yolla SGK'dan haksız kazanç sağladığına dair detaylar yer aldı. Suç örgütünün, hastaların mevcut durumlarını evraklara farklı yansıtarak, örneğin entübe olan hastayı entübe olmamış, entübe olmayan hastayı ise entübe olmuş gibi gösterdiği ve kullanılmayan ilaçları kullanılmış gibi kayıtlara geçirdiği belirtildi. Bu yöntemlerle yapılan evrak sahteciliği sonucu SGK'ya yüksek faturalar kesildiği ifade edildi.
Ayrıca, hastaların durumunu olduğundan daha ağır göstererek daha uzun süre hastanede kalmalarını sağladıkları, böylece SGK'dan daha fazla ücret tahsil ettikleri de iddianamede yer aldı. Bunun yanı sıra, bazı hasta yakınlarından "fazladan ücret" adı altında para talep edilerek maddi çıkar elde ettikleri de belirtildi.
