Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, katıldığı bir televizyon programında gaz keşifleri ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Dönmez, Akdeniz’de Abdülhamid Han Sondaj Gemisinin ilk sondajını tamamladığını, şimdi sondajda edinilen bilgilerin henüz netleşmediğini söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
Şu anda Taşucu Limanında yeni görev alanı. Sakarya gaz sahası içerisinde bir komşu alanda yeni keşif amaçlı bir sondajımız daha yapılıyor. Çaycuma-1 adını verdiğimiz kuyuda. İlk veriler pozitif geliyor, arkadaşlar çalışmalarını sürdürüyor. Orada da netice alınca da tabi ki bunu vatandaşımızla paylaşacağız. Karadeniz bizim için gelecek vaat ediyor, daha çok müjde verebileceğimiz bir saha olarak görüyor ve değerlendiriyoruz, biraz sabırlı olursak inşallah o da olacak.
Mevcut Sakarya gaz sahasında rezerv değerlendirme çalışmalarımız da tamamlanmak üzere. Bu çalışmaları uluslararası ekspertiz yapma kabiliyetine, imkanına sahip şirketlere de değerlendiriyoruz. İlk gelen veriler de bizim 540 milyar metreküplük doğal gaz verisini belki yukarı yönlü güncelleme ihtiyacını da doğurabileceği yönünde.
Bakan Dönmez''in açıklamalarından satır başları:
''''Putin''in teklifi son derece önemli. Biz 4-5 yıldır bu hedefimizi gün gün örerek güçlendirip bu güne getirdik. Dünyanın birçok yerinden doğal gaz getirebiliyoruz. Dünyanın cazibe merkezi haline geldik. ABD''den, Körfez ülkelerine hatta çok nadir olmakla birlikte Asya-Pasifik''ten olmak üzere 15 farklı ülkeden gaz tedarik ediyoruz. Bu, gaz merkezi olmak için yeterli bir kaynak. Özellikle LNG kapasitesini artırdıktan sonra belki komşu ülkelere vereceğiz.
Dağıtım ve ticaret merkezi zaman zaman karıştırılıyor. Altyapımızın tatminkar olduğunu söyleyebilirim. Başka ülkelerin gazı Türkiye''ye gönderme yönünde istek ve arzuları var.
(İstanbul''da toplantı) Şubat başında İstanbul’da bir uluslararası gaz konferansı düzenlemeyi düşünüyoruz. Hem kaynak ülkelerin, tedarikçilerin bakanları ve önemli temsilcileri olacak hem de talep tarafının temsilcileri. Bütün konuları enine-boyuna tartışmış olacağız. Türkiye, Ukrayna ve Rusya arasındaki savaştan kaynaklı olarak son derece dengeli bir politika yürütüyor. Sayın Cumhurbaşkanımız, meselelerin çözümü için her iki tarafla da rahatlıkla görüşebiliyor. Biz sadece kendi tedarikimiz için değil Afrika’da, Avrupa’da, Asya’da birçok ülkenin gıdaya erişimi açısından da önemli bir rol üstlenmiş olduk. Bunu niçin enerji için de yapmayalım? Çünkü bugün içinde bulunduğumuz bölgede bir enerji krizi de yaşanıyor, aslında Türkiye burada önemli bir aktör olabilir.
(Doğu Akdeniz’de keşif yapan İsrail ve Mısır gibi ülkelere) Biz bu ülkelere de öteden beri söyledik, hele şimdi bizim bu gaz merkezi projemizi de hayata geçirirsek rahatlıkla bu gazlarını Türkiye’ye getirip burada pazarlayabilirler. Bu pazar şeffaf ve güvenilir olacak. Hem arz tarafının hem de talep tarafının haklarını koruyacak şekilde bir piyasanın oluşması için elimizdeki tüm enstrümanları sonuna kadar kullanacağız.
(Karadeniz gazı) Projenin üç aşaması var. Üretim sahasının geliştirilmesi, sondajların tamamlanması, iletim hattının karaya kadar yapılması, sonrasında da gazı işleyecek tesisin yapılması. Eş zamanlı olarak hepsini götürüyoruz. Dokuz tane sondajımız tamamlandı, Sakarya gaz sahasında.
2023''ün Mart ayında gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.
(Fatura destekleri) Geçtiğimiz yıl yaşanan krizden dolayı fiyatlar hiç kimsenin beklemediği şekilde anormal arttı. Hükümetimiz, maliyetlerin önemli bir kısmını üstlendi. Şu andaki seviyelere baktığımızda yüzde 75''ler seviyesinde destek var. Vatandaşımızı zor günlerde ezdirmemek için bunu karşılıyoruz. Birçok Avrupa ülkesinde sübvanse çalışması oldu ama bizim kadar yapabilen yok.
İlk 6 aya baktığımızda doğal gazda sübvansiyon miktarı 150 milyar lira oldu. Elektrik tarafındaki sübvansiyon miktarı yaklaşık 20-25 milyar lira civarında. Yılsonuna doğru tabi bu rakam muhtemelen ikisini topladığımızda 200’ü aşacak, belki 250 milyar lira civarlarına gelecek. Önümüzdeki yıl da fiyatlar bu şekilde yüksek seyrettiği müddetçe bu destekleme mekanizmasına devam edeceğiz. Bundan vatandaşımızın bir endişesi olmasın.
Doğal gazda biz tükettiğimiz gazın yüzde 99’unu ithal ediyoruz. Yani neredeyse tamamında dışa bağımlı olduğumuz bir üründe Karadeniz gazı devreye girdiği zaman ve tam üretime geçtiğimizde toplam tüketimin yüzde 25-30’luk kısmını artık kendi gazımızı kullanıyor olacağız. Doğal gazda dışa bağımlılığımız yüzde 70’e inecek. Ama yeni araştırmalar sonucu keşifler gelirse tabi bu oran daha da azalacak inşallah.
(Petrol keşifleri) Çukurova bölgesinde şu anda 3’üncü kuyu da açıldı, yaklaşık 8-10 milyon varillik bir rezerv var. Yaklaşık 350-400 metrelik sığdan petrol üretiyoruz. Ki o bölgede yaşayanlar bilir, yani sulamak için kuyu açsanız artezyen yine o kadar inmeniz lazım. Biz neredeyse su seviyesinden petrol bulduk, bu büyük bir nimet. Kaliteli bir petrol, yaklaşık 800 milyon dolarlık bir değeri var. Orada 10 kuyuya kadar çıkacağız ve toplamda da belki günlük üretimimiz işte bin varile kadar çıkmış olacak.
Esma Çevik sahası 2022 yılında karada yapılan en büyük 10 keşif arasında yer aldı.
Maden çeşitliliği açısından dünyada iyi bir sıradayız. Yaklaşık 70 çeşit madenimiz var.
2002’de maden ihracatımız yaklaşık 700 milyon dolarken geçtiğimiz yıl 5,90 milyar dolar oldu. Bu sene de herhalde 6’yı geçeğiz, bir rekor kıracağız; çünkü Ekim ayı son itibarıyla 5,4 milyar dolar ihracatımız oldu.''''