Standard & Poor's (S&P) uluslararası kredi derecelendirme ajansı, Türkiye'nin ekonomik durumu hakkında önemli bir analiz yayımladı. Analizde, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) Türk Lirası'na olan ilgiyi artırma girişimlerine karşın, yatırımcıların dövize olan yöneliminin devam ettiği ve bunun Türk bankacılık sektörü ile döviz rezervleri üzerinde olası bir baskı unsuru olabileceği vurgulandı.
S&P'nin değerlendirmesine göre, yerel yatırımcıların Türk Lirası'na olan güvensizliği, bankaların uluslararası finans piyasalarına erişimini zorlaştırabilir. Mart 2024'te gerçekleşecek yerel seçimler öncesinde, döviz mevduatlarının (döviz korumalı mevduatlar dahil) toplam mevduatın yüzde 57'sini oluşturduğu ve bu oranın yüksek seviyede sabit kaldığı belirtilmekte. Raporda 176 milyar dolarlık döviz mevduatlarında yaşanan düşüşün şimdilik sınırlı olduğuna işaret edilmekte.
KREDİ BÜYÜMESİ VE CARİ AÇIK ÖNGÖRÜLERİ
2024 yılında Türkiye'deki kredi büyümesinin yüzde 40 seviyesine düşeceği öngörülüyor. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu S&P'ye göre, Türkiye'nin cari açığı, 2024 ve 2025 yıllarında milli gelirin yüzde 2'si altında kalacak. Uygulanan mali politikalar ve para politikası koordinasyonu, ekonomik dengelenmeye yardımcı olabilir. Ayrıca, kredi şartlarının sıkılaştırılması ve enflasyonun kontrol altına alınması amacıyla iç talebin kısıtlanması da bekleniyor.
TÜRK BANKALARINA UYARI
Türkiye'deki finans sektörü analistleri, yerel bankaların yönetilebilir seviyelerde yüksek kredi kayıplarıyla karşılaşabileceğini öngörüyorlar. Sürmekte olan ekonomik zorluklar nedeniyle, bankacılık sisteminin aktif kalitesindeki gerilimlerin devam etmesi bekleniyor. Özellikle Türk Lirası'ndaki değer düşüşü ve yükselen kredi riskleri, önümüzdeki iki yıl içinde kredi kayıplarının artışını tetikleyebilir.