Atanamayan öğretmen meselesi Eğitim Bakanlığının sorunu olmaktan yıllar önce çıktı. Bir milyon eğitimli işsizin yarısını atanamayan öğretmenler oluşturuyor.
İktidarın sürekli müjdesini verdiği "atanamayan öğretmenler" aylardır bekliyor fakat resmi bir girişim yok.
İYİ Parti lideri Meral Akşener partisinin dünkü grup toplantısında, iktidara sert sözlerle yüklenirken, öğretmenlere de müjdeler vermiş; İYİ Parti iktidara geldiğinde 100’üncü yılının şerefine, 100 bin öğretmeni atanacağını, köy okullarını yeniden açılacağını, 600 bin öğretmenin atama sorununun da, kademeli olarak çözüleceğini söylemişti.
Yeniçağ''dan Dilek Kılıç''ın Konuyu Eğitim-İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay''a sordu;
"AKŞENER''İN AÇIKLAMALARI ÇOK DEĞERLİ"
"Kendi de öğretmen olduğu vurgusunu yapıyor zaten. Bir öğretmen sorumluluğu ile eğitimin sorunlarını iyi terlettiğini gösteriyor bu bize. Atanamayan değil "Atanmayan" diyoruz biz ona. Çünkü siyasi iktidarıın her yere üniversite açıyoruz, fakültelerden, edebiyat fakültelerinden mezunları da formasyonla öğretmen olma hakkı veriyoruz derken 600 bini aşkın 1 milyona yaklaşacak atanmayan öğretmenimiz var.
"İKTİDAR EĞİTİME KAR- ZARAR ZİHNİYETİYLE BAKIYOR"
Kalabalık sınıflarımızı her yıl 100 bine yakın devlet eliyle eliyle asgari ücretin altında çalışan ücretli öğretmenimizi düşündüğümüzde ihtiyacın bundan çok fazla olduğunu ama iktidarın eğitime kar zarar zihniyetiyle yaklaştığı için buradaki maliyeti düşünerek öğretmen atamalarını yapmadığını görüyoruz. Akşener''in dediği gibi 1. zaten 100 bine yakın MEB ücretli olarak çalıştırıyor. Bu ne demek. Demek ki senin ilk aşamada 100 bin öğretmene ihtiyacın olduğunu ücretli çalıştırarak kabul ediyorsunuz demektir. Bir de hala ülkemizde 60 kişilik sınıfları 2''li eğtimleri de dikkate alırsak daha da fazla ihtiyacımız olduğunu en az 250 bin öğretmenin de bir an önce atanması gerektiği de bir gerçek. Tabi ki isteğimiz atanmayan hiçbir öğretmenin kalmadığı bir tabloyu var etmek. Her bir çocuğumuzu sayısal olarak da eğitimin niyetliği açısından uygun bir sayıda öğretmenle kavuşturmak olması lazım önceliğimizin.
"ÜCRETLİ ÖĞRETMEN GARABETİNE SON VERMELİYİZ"
Kalabalık sınıfları azaltmalıyız, ders ihtiyaçlarını karşılamalıyız, ücretli öğretmen garabetine son vermeliyiz. Siz hiçbir meslekte ücretli bir kavram duydunuz mu? Zaten buna son verdiğimizde zaten 100 bin arkadaşımızı kadrolu istihdam etmiş oluyoruz. Sayın Meral Akşener''in de dediği gibi En az 250 binin bir an önce atanması lazım. Umarın bu 600 bini geçkin sayı da bir an önce eritilir. Eğitim fakültelerinden mezun olacak öğretmen sayısı planlı bir şekilde sürdürülür. Akşener''in söylediklerini çok değerli buluyorum." ifadelerini kullandı.
Erdoğan''ın verdiği atama sözleri...
"ERDOĞAN''IN ATAMA SÖZLERİNE ARTIK KARNIMIZ TOK"
Öğretmenler artık Erdoğan''ın dediklerine inanmıyor. Süslü söylemlerle ülkemizdeki birçok vatandaşımızı, öğretmeni, emekçiyi oyaladıkları gibi "Mart Şubat''tan daha iyi olacak. Nisan Mart''tan daha iyi olacak" zihniyetinde oldukları gibi bir oyalamak "her şey ilerde daha iyi olacak" diyerek bir umut tacirliği yapıyorlar. Artık bizim buna karnımız tok.
"AKP İKTİDARI HEP YAPIYOR: SÖZ VAR İCRAAT YOK"
İnanmıyoruz artık. Bir de kaldı ki 15- 20 bin sayıları her yıl emekli, istifa ve çeşitli sebeplerle öğretmenliği sona erdiren kişi sayısı kadar zaten. Yeni Öğretmen alımı yapılmış olmuyor, giden kadar öğretmen alınıyor. İhtiyaç artarak devam ediyor. Sözü var icraatı yok. Umut tacirliğinden öteye geçen bir şey değil. AKP iktidarının uzun zamandır yaptığı bir şey bu. Söz var icraat yok.
"SEÇİME YÖNELİK UMUT TACİRLİĞİ YAPIYORLAR"
Her zaman seçim yaklaştıkça şunu bunu yapacağız diyor. Bizim buna karnımız tok. Bunun yapılabilmesi için zaten MEB''in bütçesini de bakmamız lazım. Ayrılan bütçe mevcutta yetersin olan personelin giderlerini karşılayacak kadar bir bütçe. Bütçede bir artış yapmazsanız, kaynağınızı gerçekten Kamunun ihtiyaçlarını ayırmazsanız bu söyledikleriniz boş laftan öteye geçmez.
AKP iktidarının da eğitime ayırdığı kaynağa baktığımızda oransal olarak bir artışın olmadığını hatta dolar bazında kıyasladığınızda azaldığını görüyoruz. Boş laf bunlar. Seçime yönelik umut tacirliği...
KPSS''de dereceye girdiği halde mulakatta elenen ve atanamayan öğretmenler...
"MÜLAKATTLARDA HER TÜRLÜ KAYIRMACILIĞIN, TORPİLİN DÖNDÜĞÜNE ŞAHİTLİK EDİYORUZ"
Yaptığımız anketlerde de "torpil" dediklerini görüyoruz zaten. Anketlerde yüzde 80''in üzerinde öğretmenin yönetici atamaların liyakata uygun yapılmadığını düşünüyor. Yani öğretmenler de bunun farkında . Yönetici atamasında liyakat olmadığı gibi bugün ne yazık ki devlet memuru olarak alınanlar da bile mülakatın ve kayırmacılığın, torpilin döndüğüne şahitlik ediyoruz.
"CUMHURİYET KURUMLARI ÇÜRÜTÜLDÜ"
Sınavdan yüksek alıyor, mülakattan düşük alıyor. Atanamıyor. Her yönüyle çürümüş bir sistem. Cumhuriyet erdemli olma rejimidir. Cumhuriyet kurumlarının hesap verir, şeffaf ve gerçekten liyakatlı kişilerin kurumlara temsilci olarak atandığı hissinin oluşmasıdır. Liyakatı esas almazsanız o kurumları çürütürsünüz. Çökertirsiniz. Şu an yaşadığımız tablo da bu! İnsanların artık Cumhuriyet''in bu kurumlara artık güveni yok. İnsanlar artık geleceğe dair umutlarını, özgüvenlerini kaybettiler
"HAKKIMI HELAL ETMİYORUM"
Soruşturma endişesiyle ismini vermek istemeyen bir öğretmen mülakatında elendiğini öğrenen bir öğretmen "Ben 84’e yakın bir puan aldım. Mülakat açıklandı elendiğimi gördüm. Şu an bir mağazada tezgahtarlık yapıyorum. Onca yılım heba oldu. Bu işin sorumlularına hakkımı helal etmiyorum" diyerek isyan etti.
"AKŞENER''İN AÇIKLAMALARI ÇOK DEĞERLİ"
"Kendi de öğretmen olduğu vurgusunu yapıyor zaten. Bir öğretmen sorumluluğu ile eğitimin sorunlarını iyi terlettiğini gösteriyor bu bize. Atanamayan değil "Atanmayan" diyoruz biz ona. Çünkü siyasi iktidarıın her yere üniversite açıyoruz, fakültelerden, edebiyat fakültelerinden mezunları da formasyonla öğretmen olma hakkı veriyoruz derken 600 bini aşkın 1 milyona yaklaşacak atanmayan öğretmenimiz var.
"İKTİDAR EĞİTİME KAR- ZARAR ZİHNİYETİYLE BAKIYOR"
Kalabalık sınıflarımızı her yıl 100 bine yakın devlet eliyle eliyle asgari ücretin altında çalışan ücretli öğretmenimizi düşündüğümüzde ihtiyacın bundan çok fazla olduğunu ama iktidarın eğitime kar zarar zihniyetiyle yaklaştığı için buradaki maliyeti düşünerek öğretmen atamalarını yapmadığını görüyoruz. Akşener''in dediği gibi 1. zaten 100 bine yakın MEB ücretli olarak çalıştırıyor. Bu ne demek. Demek ki senin ilk aşamada 100 bin öğretmene ihtiyacın olduğunu ücretli çalıştırarak kabul ediyorsunuz demektir. Bir de hala ülkemizde 60 kişilik sınıfları 2''li eğtimleri de dikkate alırsak daha da fazla ihtiyacımız olduğunu en az 250 bin öğretmenin de bir an önce atanması gerektiği de bir gerçek. Tabi ki isteğimiz atanmayan hiçbir öğretmenin kalmadığı bir tabloyu var etmek. Her bir çocuğumuzu sayısal olarak da eğitimin niyetliği açısından uygun bir sayıda öğretmenle kavuşturmak olması lazım önceliğimizin.
"ÜCRETLİ ÖĞRETMEN GARABETİNE SON VERMELİYİZ"
Kalabalık sınıfları azaltmalıyız, ders ihtiyaçlarını karşılamalıyız, ücretli öğretmen garabetine son vermeliyiz. Siz hiçbir meslekte ücretli bir kavram duydunuz mu? Zaten buna son verdiğimizde zaten 100 bin arkadaşımızı kadrolu istihdam etmiş oluyoruz. Sayın Meral Akşener''in de dediği gibi En az 250 binin bir an önce atanması lazım. Umarın bu 600 bini geçkin sayı da bir an önce eritilir. Eğitim fakültelerinden mezun olacak öğretmen sayısı planlı bir şekilde sürdürülür. Akşener''in söylediklerini çok değerli buluyorum." ifadelerini kullandı.
Erdoğan''ın verdiği atama sözleri...
"ERDOĞAN''IN ATAMA SÖZLERİNE ARTIK KARNIMIZ TOK"
Öğretmenler artık Erdoğan''ın dediklerine inanmıyor. Süslü söylemlerle ülkemizdeki birçok vatandaşımızı, öğretmeni, emekçiyi oyaladıkları gibi "Mart Şubat''tan daha iyi olacak. Nisan Mart''tan daha iyi olacak" zihniyetinde oldukları gibi bir oyalamak "her şey ilerde daha iyi olacak" diyerek bir umut tacirliği yapıyorlar. Artık bizim buna karnımız tok.
"AKP İKTİDARI HEP YAPIYOR: SÖZ VAR İCRAAT YOK"
İnanmıyoruz artık. Bir de kaldı ki 15- 20 bin sayıları her yıl emekli, istifa ve çeşitli sebeplerle öğretmenliği sona erdiren kişi sayısı kadar zaten. Yeni Öğretmen alımı yapılmış olmuyor, giden kadar öğretmen alınıyor. İhtiyaç artarak devam ediyor. Sözü var icraatı yok. Umut tacirliğinden öteye geçen bir şey değil. AKP iktidarının uzun zamandır yaptığı bir şey bu. Söz var icraat yok.
"SEÇİME YÖNELİK UMUT TACİRLİĞİ YAPIYORLAR"
Her zaman seçim yaklaştıkça şunu bunu yapacağız diyor. Bizim buna karnımız tok. Bunun yapılabilmesi için zaten MEB''in bütçesini de bakmamız lazım. Ayrılan bütçe mevcutta yetersin olan personelin giderlerini karşılayacak kadar bir bütçe. Bütçede bir artış yapmazsanız, kaynağınızı gerçekten Kamunun ihtiyaçlarını ayırmazsanız bu söyledikleriniz boş laftan öteye geçmez.
AKP iktidarının da eğitime ayırdığı kaynağa baktığımızda oransal olarak bir artışın olmadığını hatta dolar bazında kıyasladığınızda azaldığını görüyoruz. Boş laf bunlar. Seçime yönelik umut tacirliği...
KPSS''de dereceye girdiği halde mulakatta elenen ve atanamayan öğretmenler...
"MÜLAKATTLARDA HER TÜRLÜ KAYIRMACILIĞIN, TORPİLİN DÖNDÜĞÜNE ŞAHİTLİK EDİYORUZ"
Yaptığımız anketlerde de "torpil" dediklerini görüyoruz zaten. Anketlerde yüzde 80''in üzerinde öğretmenin yönetici atamaların liyakata uygun yapılmadığını düşünüyor. Yani öğretmenler de bunun farkında . Yönetici atamasında liyakat olmadığı gibi bugün ne yazık ki devlet memuru olarak alınanlar da bile mülakatın ve kayırmacılığın, torpilin döndüğüne şahitlik ediyoruz.
"CUMHURİYET KURUMLARI ÇÜRÜTÜLDÜ"
Sınavdan yüksek alıyor, mülakattan düşük alıyor. Atanamıyor. Her yönüyle çürümüş bir sistem. Cumhuriyet erdemli olma rejimidir. Cumhuriyet kurumlarının hesap verir, şeffaf ve gerçekten liyakatlı kişilerin kurumlara temsilci olarak atandığı hissinin oluşmasıdır. Liyakatı esas almazsanız o kurumları çürütürsünüz. Çökertirsiniz. Şu an yaşadığımız tablo da bu! İnsanların artık Cumhuriyet''in bu kurumlara artık güveni yok. İnsanlar artık geleceğe dair umutlarını, özgüvenlerini kaybettiler
"HAKKIMI HELAL ETMİYORUM"
Soruşturma endişesiyle ismini vermek istemeyen bir öğretmen mülakatında elendiğini öğrenen bir öğretmen "Ben 84’e yakın bir puan aldım. Mülakat açıklandı elendiğimi gördüm. Şu an bir mağazada tezgahtarlık yapıyorum. Onca yılım heba oldu. Bu işin sorumlularına hakkımı helal etmiyorum" diyerek isyan etti.