Ülkemizde son iki yıldır uygulanan yüzde 25 kira zam sınırının bu yıl kaldırılacak olması, konut piyasasında yeni bir dinamizm yaratıyor.
1 Temmuz itibarıyla kira zam sınırının kalkmasıyla birlikte, piyasada kiraların nasıl şekilleneceği büyük bir merak konusu haline geldi. Ev sahiplerinin çoğunluğunun, enflasyonu yeterli bulmadığı gerekçesiyle yılda iki kez zam yapmayı planladıkları öğrenildi.
Uzmanlar, kira zam sınırlamasının kaldırılmasıyla birlikte artık enflasyonun belirleyici olacağını ve bu doğrultuda kiraların şekilleneceğini öngörüyor.
Ancak bazı ev sahipleri, enflasyonun getirdiği maliyet artışlarını dikkate alarak kira bedellerini yıl içinde iki kez artırmak istiyorlar. Hukukçular ise bu durumda kiracıların yasal haklarının korunduğunu ve mahkeme yoluyla bu tür aşırı zam girişimlerine karşı önlem alabileceklerini vurguluyorlar.
2022 yılından bu yana uygulanan yüzde 25 kira zam sınırı, konut piyasasındaki istikrarı sağlamak amacıyla getirilmişti. Ancak bu sınırın kaldırılmasıyla birlikte ev sahipleri, kira fiyatlarını daha serbest bir şekilde belirleme imkanına sahip olacaklar. Bu durumda bazı ev sahiplerinin, kiracılar üzerinde fiyat baskısı oluşturarak avantaj elde etmeye çalıştıkları gözlemleniyor.
Uzman isim Ersin Çetin, zam sınırının kalkmasının piyasada baskı oluşturduğunu ancak bu durumun tam anlamıyla serbest piyasa koşullarını getirmediğini belirtiyor.
Bazı ev sahiplerinin, yasal olmayan yöntemlerle kısa dönemli sözleşmeler yaparak kiraları artırma girişiminde bulunduklarına dikkat çekiyor. Bu tür uygulamaların yasal olmamasına rağmen bazı ev sahipleri tarafından tercih edildiğine değiniyor.
Avukatlar da bu konuda kiracıların haklarını korumak için gerekli yasal adımların atılabileceğini vurguluyorlar. Zam sınırının kaldırılmasının ardından enflasyonun üzerinde yapılacak her türlü zam girişiminin yasal olarak mücadele edilebileceğini belirtiyorlar. Kiracıların, haklarını korumak ve adil bir kira bedeli ödemek adına hukuki süreçleri başlatmaları gerektiğinin altını çiziyorlar.
Kira piyasasında yapılacak değişikliklerin hem ev sahipleri hem de kiracılar açısından dikkatle değerlendirilmesi ve yasal çerçevede hareket edilmesi gerektiği önemle vurgulanıyor. Bu süreçte taraflar arasında yaşanabilecek anlaşmazlıkların adil bir şekilde çözülmesi için hukuki danışmanlık alınması önem arz etmektedir.
