İşte özel sektörde çalışan hekimlerin hakları

İşte özel sektörde çalışan hekimlerin hakları

İş sözleşmesinde 4/1-a kapsamıyla ilgili dikkat edilmesi gerekenler açıklandı.

İşte özel sektörde çalışan hekimlerin hakları

Habertürk’ten Ahmet Kıvanç, özel sektörde çalışan hekimlerin haklarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na göre, şirket sahibi veya ortağı olanlar ya da kendi adına bağımsız faaliyet gösteren mimar, mühendis, avukat gibi serbest meslek erbabı 4/1-b (BAĞ-KUR) statüsüne tabi bulunuyor. Bu kapsamda, özel kliniği olan, muayenehanesi bulunan veya hastane ortağı durumundaki hekimler öteden beri 4/1-b’li olarak faaliyet gösteriyorlardı. İşverene bağlı olarak özel hastanelerde çalışan hekimler ise 4/1-a statüsüne tabi tutuluyorlardı. Nitekim, bir işverene bağlı çalışan mimar, mühendis, avukatlar 4/1-a (SSK) statüsüne tabi olmaya devam ediyorlar.

2015 yılında 5510 Sayılı Kanun’a ilave edilen Ek Madde 10 ile hekim ve diş hekimleri için tartışmalı bir hüküm getirildi. Söz konusu hüküm şöyle:

“Şirket ortağı olan veya mesleğini serbest olarak icra eden hekimler ile tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan kişiler, özel hukuk kişileri ve/veya vakıf üniversitelerine ait sağlık kurum ve kuruluşları bünyesinde hizmet vermeleri hâlinde sözleşmelerinde aksine bir hüküm bulunmadıkça bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılır. Ancak, bu maddenin yayımı tarihinden önce 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı olarak çalışılan sürelere ilişkin haklar saklıdır.”

Bu maddenin anlamını açıklayan Kıvanç, “Özel hastaneler ile vakıf üniversitelerinde çalışan hekim ve diş hekimlerinin imzaladıkları sözleşmede açıkça sözleşmenin İş Kanunu kapsamında düzenlendiği ve 4/1-a statüsüne tabi çalışacakları belirtilmemiş ise otomatik olarak 4/1-b kapsamında sayılıyorlar. Kanunda bu şekilde bir istisnai düzenlemenin sadece hekimler için bulunduğunun altını çizmek gerekir.” Dedi.

4/1-B’YE (BAĞ-KUR) TABİ OLMAK NE KAYBETTİRİYOR?

4/1-b’ye tabi olmak hekimler açısından birçok hak kaybına yol açtığı gibi, ek yükümlülükler de getiriyor.

EMEKLİLİK KOŞULLARI ZORLAŞIR

Her şeyden önce, 4/1-a’ya tabi olanlar daha az, 4/1-b’ye tabi olanlar ise daha fazla prim günüyle emekli olabilirler. Bu fark, sigorta başlangıç tarihine göre değişir. 8 Eylül 1999 – 30 Nisan 2008 tarihleri arasında çalışmaya başlayan 4/1-a’lılar 7000, 4/1-b’liler ise 9000 gün ile emekli olurlar. 30 Nisan 2008 sonrası çalışmaya başlayan 4/1-a’lılar 7200, 4/1-b’liler 9000 günü doldurduklarında emekli olabilir. 8 Eylül 1999 öncesi çalışmaya başlayanlar açısından fark daha da fazladır.

Emekli aylığının hesaplama yöntemi dolayısıyla 4/1-a’lıların aylığı daha yüksek bağlanır. Ayrıca, 4/1-a’lıların kazançlarının tamamı üzerinden prim ödendiği için de aylıkları yüksek olur. 4/1-b’liler primlerini kendileri ödediği için genellikle düşük kazanç üzerinden prim yatırırlar, bu da düşük emekli aylığı bağlanmasına yol açar.

YILLIK İZİN HAKLARI OLMAZ

4/1-b statüsünde çalıştırılanlar İş Kanunu’nun çalışanı koruyan hükümlerinden yararlanamazlar. İş Kanunu, çalışanlara birtakım haklar ve güvenceler sağlar. 4/1-a’ya, dolayısıyla İş Kanunu’na tabi olmayanlar yıllık ücretli izin haklarından yararlanamazlar. Ancak ücretsiz izne çıkabilirler. İş Kanunu’na tabi çalışanlar, her yıl için 30 günlük brüt ücret tutarında emekli ikramiyesi alabilir iken 4/1-b’ye tabi çalışan hekimlerin kıdem tazminatı hakkı olmaz.

İlgili Haberler
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.