Diyarbakır’da, 19 gün kaybolduktan sonra cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayeti soruşturmasında, sahte ihbarlarla soruşturmanın seyrini değiştirdikleri öne sürülen akrabalar İ.K. ve Ş.K. gözaltına alındı.
Soruşturma kapsamında alınan ifadeler ve tutulan tutanaklar, bazı şaşırtıcı sonuçları gün yüzüne çıkardı. Yapılan araştırmalarda, Narin Güran aranırken güvenlik güçlerinin dikkatini Eğartutmaz deresinden uzaklaştırmak amacıyla 50 sahte ihbar yapıldığı tespit edildi.
Olayda sadece sahte ihbarlarda bulunan kişilerle sınırlı kalınmadı. Kimileri WhatsApp yazışmalarından ev aramalarını sildi, kimileri ise potansiyel delil olabilecek materyalleri sakladı.
Habertürk muhabiri Mustafa Şekeroğlu’nun haberine göre, bunlardan biri de Narin Güran’ın kuzeni Muhammed Kaya (23) oldu. "Suçluyu kayırma" ve "suç delillerini yok etme" suçlamalarıyla tutuklanan Kaya’nın, Narin’in kaybolduğu dönemde yolda bulduğu terliği jandarmaya vermeyerek sakladığı ortaya çıktı.
"ÇİNGENELERE AİT OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜM"
Cumhuriyet Savcılığı, Kaya’ya bu eylemiyle ilgili şu soruyu yöneltti: “Narin’in kaybolduğunun ertesi günü bulduğunuz terlikle ilgili bilginizi paylaşınız. Terliği nerede buldunuz ve neden sakladınız?”
Kaya, terlik ile ilgili verdiği ifadede, terliği yolda araba ile seyir halindeyken bulduğunu, çingenelere ait olduğunu düşündüğü için terliğe bakmadığını ve bulduğunu köye geldiğinde unuttuğunu söyledi.
Kaya'nın terlik ile ilgili ifadesinin tamamı şu şekilde:
"Ben yolda araba ile yeğenlerime süt almak için seyir halindeyken Çarıklı yolunda terliği gördüm. Terliğin çingenelere ait olduğunu düşünerek, terliğe bakmadım. Sonra dönüşte aynı terlik yine yolun ortasındaydı. Terlik köyden 2.5 km uzaklıktaydı. Ben terliği alıp arabaya koydum. Araç kahverengi, 21 plakalıydı. Köye geldiğimde bir kargaşa vardı ve köydekiler bir odada jandarma görevlileri ile birlikte toplanmışlardı. Ben bu kargaşada terliği söylemeyi unuttum”