Domates ve biber başta olmak üzere, tarımsal ürün ihracatında Bursa'nın ilk sırada olan ilçesi Yenişehir’de çiftçiler, tarlaları mesken tutan farelerle mücadele ediyor.
71 mahalleli ilçenin, 35’inde binlerce dönümlük ekili alandaki tüm ürünler fareler tarafından yendi. Karaamca, Yazılı, Mahmudiye, Yarhisar ve Çiçeközü mahallelerinde tarlalarına hasat için giden çiftçiler, elleri boş dönüyor. Ekili ürünlerin çoğunu yiyen fareler, sulama hortumlarına da zarar veriyor.
Karaamca Mahallesi Dernek Başkanı Özkan Şentürk, 2 yıldan beri farelerle mücadele ettiklerini, bu yıl ise fare popülasyonunun artış gösterdiğini belirterek, “Önüne geçemiyoruz. İlaçlama yapıyoruz. ama şu anda hiçbir etkisini, faydasını göremiyoruz. Yonca, ayçiçeği, fasulye, buğday, arpa bütün ürünlerde, yani genelde bütün ürünlerde zararını görüyoruz. Çaresiz kaldık” dedi.
Tarlasının her yerinin fare yuvası olduğunu, zirai ilaçlamanın da fayda etmediğini belirten çiftçi Hüseyin Güleç de “2 seneden beri farelerden hiçbir şey alamıyoruz. Buğdayları, arpaları sanki biçmişsin gibi biçiyorlar. 2 senelik yoncalar bitti. Yeniden ekmemiz lazım bunları. Yoksa hakkından gelemiyoruz. Her taraf fare yuvası oldu. Maddi anlamda kaybımız çok büyük. Ürün alamıyoruz. Tarlalar olduğu gibi fare. Her tarafta fareler var. Yollarda bile fareler var. Kış, don olayı olmadığı için çok ürediler. Yılan kalmadı. Eskiden yılanlar topluyordu bunları, yılan da kalmadı. İlaçlar da fayda etmiyor” diye konuştu.
’40 BİN DÖNÜM ALAN, 100 MİLYON LİRA ZARAR DEMEK’
Çiftçilerin 100 milyon liranın üzerinde zararı olduğunu belirten Bursa Ziraat Odaları İl Koordinasyon Başkanı ve Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Sadi Aktaş ise şunları söyledi:
“Yenişehir ilçemizde 71 mahallemiz var, yaklaşık 35 tanesinde bu fare zararı görülmektedir. Yaklaşık 3,5 aydan beri de sürekli farelerle mücadele edilmesine rağmen bir çözüm bulamadık. İl Tarım Müdürümüzle de az evvel görüştüm, İlçe Tarım Müdürlüğü ekipleri de bu konuya hakimler. Ama verilen zehirli buğdaylar fayda etmedi. Şu anda Yenişehir’de sezonda bütün sebzelerin hasadı yapılmaktadır. Sulama damlama hortumlarına varana kadar kavun, karpuz, domates, yonca tarlaları, buğdaydan başladık. Yani ne kadar ekili alan varsa bu fareler zarar vermektedir. Bununla alakalı, bu zarar gören çiftçilerimiz sonuçta buradan para kazanacağım diye masraf etmiştir. Bunlar, fare zararından dolayı kazançlarından da mahrum kaldılar. Ne yapacaklarını düşünüyorlar. Yani gerekli yerlere iletiyoruz. Ama buna rağmen hala fareler zarar vermeye devam ediyor. Kesin tahmin edemeyiz ama yaklaşık 40 bin dönüm zarar var. Çünkü Yenişehir'de ekilebilir tarım arazisi 520 bin dönüm. Bu kadar alanda buğday hasat edildi, zarar gördü onlar. Ama şu anda da ovada sebzecilik yapılıyor. Sebzelerde de bunun altında olmayacağını ve üstünde olacağını düşünüyorum. Fiyat olarak zararı netleştiremeyiz ama bugün 40 bin dönüm alan demek, 100 milyon lira zarar demektir. Yani bunun altında da olamaz.”
‘BİR YILAN, BİR TARLAYI KURTARABİLECEK GÜÇTEDİR’
Çiftçilere tarlalarını derin sürmeleri tavsiyesinde bulunan Prof. Dr. Aydın, “Sonbahar ya da ilkbahara girişte, tarlaları ilk sürerken derin sürmelerini ben tavsiye ederim. Çünkü onların 8-10 santimetrede yuvaları oluyor. Bu yuvaları dağıtmamız gerekiyor. Özellikle de doğada bulunan yılan gibi canlıları gördüklerinde, yollarını değiştirsinler. Onları öldürmeye bakmasınlar. Gerçekten bir yılan bile bir tarlayı kurtarabilecek güçtedir. Çünkü onların yavrularıyla beslenirler. Bir de dönem dönem mesela diyelim ki tarlalarında çok fazla delik gördüler. 5 metrekare bir alanı hesaplasınlar. Tüm delikleri kapatsınlar. 3 gün sonra kaç tane delik açıldıysa, diyelim ki 20 delik açıldı, demek ki popülasyon çok yüksek. Tabii ki kimyasal ilaçlar kullanabiliyoruz ama bu kimyasal ilaçların da tabii ki bitkisel üretime de toprağa geçip, derin sulara karışması da bir sıkıntı teşkil ediyor. Bu nedenle hasadın olmadığı zaman sonbahar ve ilkbaharda, erken ilkbaharda yapacakları mücadele daha mantıklı olur” dedi.