Sendikanın Genel Sekreteri İshak Kocabıyık T24’e yaptığı açıklamada, Türkiye’de emeklilerin 9 milyondan fazlasının aylığının 7500 TL olduğunu, açlık sınırının 9500 TL olduğunu, dolayısıyla emeklilerin açlık sınırının bile altında nerdeyse ölüm sınırında aylık aldıklarını vurguladı. Aylıkların insanca bir yaşam koşullarını sağlamaktan çok uzak olduğunu belirten Kocabıyık, “kendi geleceğimizi belirlemek istiyoruz. Geleceğimizi sendikal mücadeleyle belirlemek istiyoruz. Ancak siyasi iktidar, sendikal hakkımızı kullanmamıza yasaklamalarla, baskılarla engel olmaya çalışıyor” dedi.
Emeklilerin barış içinde, huzur içinde, kardeşlik içinde demokratik, laik, özgür bir ülkede yaşamak istediklerine dikkat çeken İshak Kocabıyık, “emeklilerin 14 Mayıs 2023 de tercihlerini bu kıstaslara göre yapacağını belirtti.
Tüm Emeklilerin Sendikası Tutum Belgesi şöyle:
Ülkemizde 16 milyona yakın emekli vardır. Ortalama emekli aylığı 8000 TL civarındadır. Sendikal haklarını kullanmasına engel çıkarılan, sağlık hizmetlerinden yeterince yararlanamayan, yok sayılan, ölüm sınırında yaşayan emekliler 14Mayıs 2023’de yapılacak seçimlerde geleceklerine sahip çıkma kararlığındadırlar. Emekliler ne istiyor: Emekliler, demokratik, eşitlikçi, laik, özgür, barış ve kardeşlik içinde bir ülke istiyor…
Biz emekliler, geleceğimizin tek kişinin dudakları arasında olduğu bir rejimi istemiyoruz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı altında sürdürülen tek adam rejimi, hukuksuzluğun, antidemokratik uygulamaların, laiklik karşıtı uygulamaların adı olmuş durumdadır.
"İstanbul Sözleşmesi gibi kazanımlar geri alınarak, kadın cinayetlerine göz yumulmaktadır"
İstanbul Sözleşmesi gibi kazanımlar geri alınarak, kadın cinayetlerine göz yumulmaktadır.Barış ve huzurun yerine güvenlik, gerginlik ve savaş politikalarının yeğlenmiştir. Barışık olarak yaşamamız gereken doğa, bütün ekolojik dengeler yok sayılarak adeta kırıma uğratılmakta, ülkemiz yaşanamaz hale gelmeye hızla sürüklenmektedir.Uygulanan holdingci ve sermaye yanlısı politikalar, bizleri yoksullaştırmaktan başka bir sonuç doğurmamıştır. Gelir dağılımının git gide bozulmuş, enflasyon 3 haneli rakamlara ulaşmış, başta emekliler olmak üzere emekçiler, küçük esnaf, çiftçiler açlık sınırının bile altında gelire mahkum edilmişlerdir.
Bütün kamu kaynakları üretenlerin değil, holdinglerin, sermaye şirketlerinin emrine verilmiştir. Bu nedenlerle:
"EMEKLİLER TEK ADAM REJİMİNİN SONLANMASI İÇİN OY VERECEK"
Emekliler 14 Mayıs 2023’te tek adam rejiminin sonlanması için oy verecek, Cumhuriyetin 2. Yüz yılı için tercihlerini tek adam rejiminden yana değil, demokratik, eşitlikçi, laik, özgür, barış ve kardeşlik içinde bir ülkeden yana yapacaktır.
Emekliler sendikal haklarının tanınmasını istiyor… Biz emekliler, kendi geleceğimizi, her hangi bir kişinin, bakanlığın ya da kurulun eline bırakmak istemiyoruz. Kendi geleceğimizi kendimiz belirlemek istiyoruz. Yıllardır bu amaçla sürdürdüğümüz ve kullanırken engellerle karşılaştığımız sendikal haklarımızın tanınmasını ve anayasal güvenceye kavuşturulmasını istiyoruz.
Emekliler, tercihlerini sendikal hakları için, kendi geleceklerini kendilerinin belirleyeceği bir statü için kullanacaklardır.
Emekliler İnsanca Bir Yaşam İstiyor…
Biz emekliler Asgari ücretin 8500 TL, yoksulluk sınırının 31.000 TL, açlık sınırının 9500 TL olduğu bir ülkede en düşük emekli aylığının 7500 TL olmasını istemiyoruz. Temel tüketim maddelerinin fiyatları emekli aylıklarımızla alamayacağımız düzeydedir.
Yıllarca ödediğimiz vergilerimizle bedelsiz olarak ya da çok ucuz olarak yerine getirilmesi gereken kamu hizmetleri biz emeklilerin alamayacağı kadar pahalıdır.
Hakim anlayış, tercihini, bu ülkenin değerlerini yaratan emeklilerden yana değil sermayeden, holdinglerden yana yapmaktadır.
Bu anlayış, emeklileri açlık sınırının bile altında ölüm sınırında tutmakta, bu ülkenin bütün değerlerinde payı olan emeklileri yük saymakta hatta yok saymaktadır.*Emekliler 14 Mayıs 2023’de kendilerini açlık sınırının bile altına mahkum edenleri, yok sayanları değil, insanca bir yaşamı tercih edeceklerdir. Emekliler sağlık hizmetlerinde alınan katkı payının kaldırılmasını istiyor…
Çalışırken ödediğimiz sağlık primi sadece çalışırken aldığımız sağlık hizmetleri değil, emekli yaşamımız sırasında alacağımız sağlık hizmetleri içinde ödedik. Ancak sağlık sisteminin özelleştirilmesi, kamusal hak olmaktan çıkarılması, gibi uygulamalar, katkı payı adı altında aldığımız sağlık hizmetini bizler için paralı hale getirmiştir. Zaten yetersiz olan aylıklarımızın bir kısmını sağlık hizmeti alırken aktarmak durumunda kalıyoruz. Oysa parasız ve kaliteli bir sağlık hizmeti kamusal ve insani bir haktır.
Emekliler 14 Mayıs 2023’de tercihlerini sağlıkta özelleştirmeye karşı, sağlık hizmetlerinde katkı paylarının kaldırılmasından yana kullanacaklardır.
Bayram ikramiyesi adı altında yılda 2 sefer verilen ikramiyelerin tutarı ve veriliş şekli emeklileri rencide eder hale gelmiştir.
Verilen ikramiye miktarı çocuklarımız, torunlarımız için bile bayram harçlığı olamayacak kadar düşüktür.
İkramiyeler yılda 4 sefer verilmeli ve ikramiye tutarı asgari ücret düzeyinde olmalıdır. Emekliler 14 Mayıs 2023’de tercihlerini asgari ücret tutarında yılda 4 sefer ikramiye verilmesinden yana kullanacaklarıdır. Emekliler, Maaş Bağlanma Oranlarının Bütün Emekliler İçin 1999 Yılı Öncesine Çekilmesini İstiyor… 1999 yılından bu yana yapılan mevzuat değişiklikleri ile emeklilerin aylık bağlama oranları düşürülmüştür. Aylık bağlama oranlarındaki bu düşürmeler, emekliler arasında bir eşitsizliğe, haksızlığa ve adaletsizliğe yol açtığı gibi zaten çok düşük olan emekli aylıklarının iyice düşük olmasına yol açmaktadır. Emekliler 14 Mayıs 2023’de tercihlerini aylık bağlama oranlarındaki bu eşitsizliği giderme yönünde kullanacaklardır.
Biz emekliler, ülkemizin demokratik eşitlikçi, özgür, laik bir ülke olmasında kararlıyız. Barış ve kardeşlik içinde bir arada yaşamaya kararlıyız. İnsanca bir yaşam ve kendi geleceğimizi kendimiz belirlemek istiyoruz. 14 Mayıs 2023 seçimlerinde tercihlerimizi bu ilke ve hedeflerimizi gözeterek, yukarıda saydığımız taleplerimizi karşılayacak Cumhurbaşkanı adaylarından ve siyasi yapılardan yana kullanacağımızı kamuoyuna saygı ile duyururuz.