Uzm. Dr. Atilla Kara, “Migren; zonklayıcı vasıfta, yaklaşık 4 ile 72 saat süren, beraberinde bulantı ve kusmanın eşlik ettiği, tek taraflı ya da iki taraflı gelip geçici, bazen sık aralıklara süregelen bir tür ağrıdır. Migren tedavi edilmediği takdirde, atak sayısı artabilmektedir. Ataklar için uzun ve yoğun ağrı kesici kullanımı; ağrıların engellemesinde etkisini yitirebilir ve sağlığın bozulmasına neden olur. Migrenin kronikleşmesi ise beraberinde, depresyon ve çeşitli ruhsal bozuklukları getirebiliyor” şeklinde konuştu.
Migreni tetikleyen durumlardan da bahseden Kara, “Migrenin en önemli sebebi strestir. Bununla birlikte; düzensiz uyku, yoğun koku, rüzgârlı hava, parlak ışık, alkol, yüksek ses de migren ağrısını tetiklemektedir. Bu nedenle migren ataklarını önlemek ya da migren ataklarını daha rahat geçirebilmek için; düzenli egzersiz, düzenli uyku, stresten kaçınmak, sağlıklı beslenmek ve hekim tarafından oluşturulan öneri ve tedavileri uygulamak önemlidir” dedi.
Uzm. Dr. Kara, şunları söyledi:
“Migrenin tedavisi, kişinin baş ağrılarının sıklığına, şiddetine ve eşlik eden diğer tıbbi durumuna bağlıdır. Uygulanan tedaviyle hastaların yaşam kalitesini yükseltmek ve hatta kontrol altına almak mümkündür.
Botokstan, sadece kozmetik alanda değil, nörolojik hastalıkların tedavisinde de yararlanabiliyoruz. Botoksun, kas gevşetici etkisinden dolayı özellikle migren tipi baş ağrılarında etkili sonuçları bulunmaktadır. Her migrende botoks uygulanmaz. Özellikle kronik migren dediğimiz 15- 20 günden fazla atağı olanlara uygulama yapılır.. Botoks uygulamasını, poliklinik şartlarında, özellikle diğer nörolojik hastalıklarda, istemsiz kasılmalarda uygulayabilmekteyiz. Botoksun etkinlik süresi 3 ile 6 ay arasında değişkenlik göstermektedir”
