Kedilerin tırmalamasıyla karşı karşıya kalan özellikle kanser ve HIV hastalarının dikkatli olması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Onur Başbuğ, kedi tırmığı hastalığına karşı uyardı.
Bağışıklık sistemi zayıf olan veya tam olarak gelişmemiş kişilerde kedi tırmığı hastalığının ciddi boyutlara ulaşabileceğini söyleyen Başbuğ, bu hastalığın son günlerde giderek yaygınlaştığını da vurguladı. Öte yandan kedilerini sağlıklı gören hayvan sahiplerinin veya hayvan severlerin habersizce bu hastalığa yakalanabildiklerini de söyledi.
KEDİLERDE BELİRTİ VERMİYOR
Kedi tırmığı hastalığının kedilerde klinik semptom göstermemesi, hastalığı giderek yaygın hale getiriyor. Son yıllarda artış gösteren hastalığa sahip kedilerin herhangi bir belirti vermediklerinde sağlıklı olarak algılandıklarını söyleyen Veteriner Fakültesi İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Onur Başbuğ, habersiz şekilde insanlara bulaştığını söyledi.
Başbuğ, “Özellikle çocuklar bu hastalık için risk altındadırlar, çünkü sağlıklı bireyler belirgin bir semptom göstermeksizin hastalığı atlatırken, bağışıklık sistemi tam olarak gelişmemiş çocuklarda hastalık ortaya çıkabilir ve önemli sağlık sorunlarına neden olabilir. Bunun yanı sıra kanser ve HIV hastalarının da dikkat etmeleri gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
SIK SIK KONTROLLERİ YAPTIRILMALI
Kedi sahiplerini belirti vermeyen kedi tırmığı hastalığına karşı uyaran Prof. Dr. Başbuğ, hastalığın en büyük nedeninin sokaktaki kedi kavgaları olduğunun altını çizdi. Evcil kedilerin sokaktaki herhangi bir sokak kedisiyle kavgası sonucu enfekte olabileceğini anlatan Başbuğ, bu nedenle öncelikle kedilerin pire ve kene kontrollerinin sık sık yapılmasını, bir de veteriner hekimlerle düzenli şekilde iş birliği içerisinde olunması gerektiğini söyledi.
“DIŞARIDAKİ KEDİLERLE TEMAS ETMEYİN”
Çocukların dışarıda kedi sevdikten sonra mutlaka hemen ellerini yıkamaları ya da ellerini uygun dezenfektanla temizlemeleri gerektiğini söyleyen Başbuğ, basit yöntemlerle hastalıktan korunabileceğini ifade etti. Öte yandan Başbuğ, “Kedi tırmığı hastalığının temel problemi, pirelerin taşıyıcı olmasıdır. Bu pireler, dışkılarıyla kedinin çeşitli yerlerine etkenleri bulaştırabilirler. Aslında bu, bir döngüdür. Pireler, kedi ve insan arasında dolaşım gösteren bir sirkülasyon oluşturur. Etkenler kedinin kanında bulunabilir” diyerek, kedilerin yalanarak ya da tırmalayarak hastalığı temas ettikleri yerlere bulaştırabileceklerini de söyledi.
Kedilerde bu hastalıkla alakalı şu an etkili bir tedavi yöntemi olmadığını söyleyen Başbuğ, uzun süre antibiyotik tedavisinin uygulanabileceğini belirtti. Bu sebeple dışarıdaki kedilerle temas edilmemesi gerektiğinin ve hijyenik tedbirlerin elden bırakılmaması gerektiğinin son derece önemli olduğunu vurguladı.