Çin'den ortaya çıkan ve kısa süre içinde dünya genelinde yayılan koronavirüs salgınında aşılar, sadece 6-7 ay gibi kısa bir sürede üretildi. Birçok ülke kendi aşılarını geliştirirken, bazıları da farklı ülkelerden aşı satın aldı.
Koronavirüs aşısı olan herkesi endişelendiren önemli bir açıklama gündeme geldi. Yapılan itirafta, aşı olanların yüzde 75'inin 10 yıl içinde ölebileceği iddiası büyük yankı uyandırdı. Uzmanlar, aşıların uzun vadeli etkileri konusunda dikkat çeken tehlikeler olabileceğine dair uyarılarda bulundu.
2019 yılının Aralık ayında Çin'de ortaya çıkan ve hızla dünyaya yayılan koronavirüs salgını, milyonlarca insanın ölümüne yol açtı ve dünya genelinde büyük bir sağlık krizine neden oldu. Aşıların pandeminin kontrol altına alınmasında önemli bir rol oynadığı biliniyor.
UZMANLAR İKİYE BÖLÜNMÜŞTÜ
Salgın sırasında aşıların ortaya çıkmasıyla birlikte uzmanlar arasında farklı görüşler ortaya çıkmıştı. Bazıları, toplumun geniş kesimlerinin aşılanmasının salgına karşı kolektif bağışıklık sağlamak açısından hayati önem taşıdığını savunurken, diğerleri ise aşıların uzun vadede ciddi yan etkiler doğurabileceği uyarısında bulunmuştu.
YÜZDE 75’İN 5-10 YIL İÇİNDE ÖLEBİLECEĞİ İDDİASI
Konuyla ilgili olarak Dr. Shoemaker'ın açıklamaları büyük yankı uyandırdı. Uzmanın iddiasına göre, aşı olan kişilerin yüzde 5 ila 9'u arasında kalp hasarı riski bulunmaktadır. Bu durum geniş ölçekte değerlendirildiğinde, 50 ila 90 bin arasında ölümle sonuçlanabileceği ifade edilmektedir. Dr. Shoemaker'a göre, aşı sonrası kalp krizi geçirenlerin yarısının 5 yıl içinde, yüzde 75'inin ise 10 yıl içinde hayatını kaybedeceği öngörülmektedir.
Dr. Shoemaker'ın bu açıklamaları tıp dünyasında büyük tartışmalara neden olmuştur. Uzmanlar, aşıların doğrudan kalp krizine neden olduğuna dair somut kanıtlar olmadığını belirtirken, aşıların sağladığı yararların potansiyel yan etkilerden önemli ölçüde ağır bastığını vurgulamaktadır.
