Millî gurur
A Millî Takımımız hazırlık maçında deplasmanda Almanya’yı 3-2 mağlup ederek ülkemizi ve Almanya’da yaşayan gurbetçi vatandaşlarımızı çok mutlu etti. Berlin’de oynanan maçta gurbetçilerimiz stadı hınca hınç doldurarak Millî Takımımızı yalnız bırakmadı. Hazırlık maçı olmasına rağmen iki takım da çok ciddi şekilde maça asılarak galibiyet için oynadı. Son zamanlarda izlediğim en keyifli millî maçtı. Vincenzo Montella oyuncuları mükemmel motive etmiş ki Almanları sahadan sildik. Hırslı, istekli, önde pres yapan rakibinin oyun kurmasına izin vermeyen, kısacası Almanlara nefes aldırmayan Millî takım vardı sahada. Takım olarak çok iyi oyun ortaya koyduk. Bireysel olarak mükemmel oynayan oyuncularımız vardı. Ferdi Kadıoğlu kusursuz oynadı. Bitmek tükenmek bilmeyen enerjisiyle Almanların sol kanadını otobana çevirdi. Ayağını hiç gazdan çekmedi, sürekli takımını atağa kaldırmak için bindirmeler yaptı. Attığı golde de topu kontrol edişi ve gol vuruşu usta işiydi.
Defansif olarak da takımına büyük katkı sağladı. Abdülkerim Bardakçı olağanüstü performans gösterdi. İkili mücadelelerin tamamında ayakta kaldı, hava toplarını bırakmadı, kritik müdahaleler yaparak rakip ataklarını sonlandırdı. Defansta TÜRK TANKI gibi durdu. Bu kadar efor yetmezmiş gibi Ferdi’nin attığı golde müthiş bir uzun pas atarak asist, ikinci yarıda takımımız kazandığı penaltıda topu içeri çeviren Abdülkerim Bardakçı’ydı. Sahanın yıldızından da bahsetmemiz gerekir. Takımımızın ikinci golünü kaydeden 18 yaşındaki Kenan Yıldız. Müthiş özgüvenli oynadı, takımı sürekli ileri taşıdı. Ferdi ile çok uyumlu oynadı. Sanki 40 yıldır Ay Yıldız’lı formayı giyiyormuş gibi. İlk yarının sonuna doğru attığı gole şapka çıkarılır. O nasıl bir kontrol ve o nasıl bir ters köşeye vuruş. Kenan Yıldız’ın oyun stilini Juventus’un efsane İtalyan oyuncusu Alessandro Del Piero’ya benzettim. Top kontrolü, topu sürmesi ve çalım atması çok benziyor. Attığı golden sonrada Del Piero sevinci yapması futbol severleri geçmişe götürdü. Sahada vasat futbol oynayan oyuncularımız da vardı.
Yusuf Yazıcı oyunda yoktu, aldığı her topu ezdi. Final paslarını isabetsiz kullandı. Yusuf Yazıcı şu anki performansı ile Millî takım seviyesinde değil. Montella cesur futbol oynatmayı seven bir anlayışa sahip. Kadro seçiminde kimsenin beklemediği ve ilk 11’lerin açıkladığında herkesin şaşırdığı cesur tercihleri var. Millî Takımımıza bir hava ve vizyon kattı. Hoca oyuncularına, oyuncular hocalarına güveniyorlar. İtalyan teknik adam rakibe göre takım çıkarma konusunda çok usta. Sahaya sürdüğü oyunculara sahada ne yapacaklarını çok iyi anlatıyor, oyuncular da anlatılanları çok iyi uyguluyorlar. Bu sayede başarılı sonuçlar elde ediliyor. Hazırlık maçı da olsa Almanya’ya Berlin’de 3 gol atıp sahadan silmek çok büyük başarıdır. Montella ile oyuncular arasında kuvvetli bir sevgi bağı oluşmuş. Oyuncularımız mutlu ve kenetlenmiş bir şekilde oynuyorlar. Sahada yardımlaşma en üst seviyede. Daha ne olsun. Yusuf Sarı’nın attığı penaltı golünden sonra hocası gibi sevinmesi bu bağın en büyük kanıtı. Atılan her golde yedek kulübesindeki oyuncular ve teknik ekiple çılgınlar gibi sevilen bir hocamız var. Montella ile Millî Takımımızın kimyası tuttu. Bu jenerasyonla Euro 2024’te çok başarılı sonuçlar elde edileceğini düşünüyorum. Yolunuz açık olsun bizim çocuklar.