Bu kitap Afrika’ya can suyu olacak
Değerli okuyucularım, size bugün bir kitaptan bahsetmek istiyorum. Bu herhangi bir roman ya da hikâye kitabı değil. Geliriyle Afrika’ya can suyu olacak bir kitap; aktivist Turgut Tunç’un hikâyeler üzerine kurduğu ikinci kitabı “Aynadaki Ben Heybemde Hikayeler”…
Bildiğiniz gibi su insanoğlunun yaşamında olmazsa olmazlardan biridir. Nasıl hayatımızı sürdürmek için, yemek yememiz gerekiyorsa su içmemiz de gerekmekte. Su yaşamımızın her alanında bizlerle beraber. Yemek yaparken, yıkanırken, temizlik yaparken velhasıl her zaman ona ihtiyaç duyarız. Sık sık da suyu israf etmememiz konusunda uyarılar yapılıyor. Hele ki geçtiğimiz sene yağmurların yağmaması, barajlardaki su seviyesinin iyice düşmesine neden olmuştu. Neyse ki geçtiğimiz yılın son aylarında ve bu yıl yağan yağmurlar, barajların doluluk oranını yükseltti.
Yetişkin bir insan vücut ağırlığının %60-70'i (2/3'si) sudur. Bu oran yaşa, cinsiyete, kiloya bağlı olarak farklılık gösterir. Yeni doğan bebeklerin vücudundaki su oranı %75'tir. Hayatın ilk 5 gününde %70'e inen su oranı, sonradan yavaş yavaş azalarak bir yaşın sonunda yetişkindeki su oranına yaklaşır. Erkeklerdeki su oranı kadınlara, şişmanlarda zayıflara oranla daha fazladır. Yaş ilerledikçe de vücut suyunda azalma görülür.
Yetişkin bir insanın günlük su ihtiyacı 2500-2600 ml kadardır. Suyun vücuda alımı ve atılımı bir denge içinde oluşur. Vücutta normal sıvı hacminin korunması için günlük sıvı alımının günlük sıvı kaybına eşit olması gerekir. Bu denge bozulduğunda hastalıklar ortaya çıkar.
Yemek yemeden aylarca yaşanabilir, ancak susuz sadece birkaç gün dayanılabilir. İnsan vücudunda su dengesini düzenleyen merkezler ve sistemler mevcuttur.
Su konusuna değinmemin nedeni yukarıda da belirttiğim gibi yazar ve aktivist Turgut Tunç’un, Afrika’ya son yıllarda gerçekleştirdiği ziyaretleri ve gözlemlerini kaleme aldığı “Aynadaki Ben Heybemde Hikayeler” isimli kitabı. Kitabın geliri Afrika’ya bağışlanacak. Her 600 kitap satıldığında 1 su kuyusu açılacak ve 300 haneli bir köy suya kavuşmuş olacak.
İlk kitabı ‘Yazmayı Sevmiyorum ama Anlatacak Çok Hikayem Var’ isimli çalışmasıyla yayın hayatına giren yazar ve aktivist Turgut Tunç, şimdi de Aynadaki Ben Heybemde Hikayeler ile okurlarının karşısında. İmpala Yayınları’ndan çıkan kitapta; Çad, Malavi, Nijer, Filipinler başta olmak üzere Afrika ülkelerinde yapılan organizasyonlar ile Türkiye’deki insani yardım çalışmalarında dikkat çeken önemli anekdotlar aktarılıyor.
Sırlar arkasını görmek
“Aynalar sadece arkasında sırlar saklayan bir camdan öte bazen bir yüzleşme, ardımızdakini görebileceğimiz göz misali. Yüzleşebilecek miyim, kim olduğumu sorabilecek miyim?” sorusuyla kitabına giriş yapan yazar Turgut Tunç; aynayı, sırlar arkasındakileri görmeyi, yüzleşmeyi ve yansıtma kavramıyla sorunları çözmeyi irdeliyor. Aynaya bakmanın bizleri fiziki olarak toparladığı gibi kendimizle yüzleşme fırsatı verdiğini aktarıyor. Hatta müjdeyi de veriyor: Hatalarımızı, doğrularımızı iyi gözlemlediğimizde ve bunları çözmeye başladığımızda en güzel değişim başlar. Zamanla bu olumlu değişim önce en yakınımızdakilere daha sonra etkileşimde bulunduğumuz herkese yayılır.
Kredisi bitmiş dostluklar…
Acılar, arkasını dönüşler, yalnız kalışlar her insanın imtihan olduğu duygular; yazar Turgut Tunç da eşinin hastalığı sırasında insanların onun dertlerini hiçe sayarak isteklerini ve arzularını aktarmaya devam ettiklerini hatırlatıyor. İnsani yardım faaliyetleri, seyahatler ve anılar arasında dolaşırken okur, her biri birer pırlanta değerindeki tecrübelerden istifade ediyor. İnsan ilişkileri konusunda kısa ve öz değerlendirmelerde bulunan yazar, vurucu cümleyi de söylüyor: Kredisi bitmiş dostlukların limitini yükseltmeye gerek yok.”
Haydi siz de bir kitap alarak Afrika’daki susuzluğa çare olmaya katkıda bulunun…
İletişim: Turgut TUNÇ
GSM: 0 506 621 12 24