Geniş Ada’da katliam
Değerli okurlarım geçtiğimiz haftaya sinemalarda gösterime giren iki film damgasını vurdu. Bunlardan biri, bir dönem kız çocuklarının vazgeçilmez oyuncağı Barbi bebeklerin, sinemaya uyarlanması. Bir diğeri ise yazımızın konusu olan Oppenheimer. Christopher Nolan'ın yönettiği film, Amerikalı bilim adamı Julius Robert Oppenheimer'ın (Cillian Murphy) hikayesini ve İkinci Dünya Savaşı sırasında atom bombasının geliştirilmesindeki rolünü anlatıyor.
Bir anekdot olarak Oppenheimer hakkında verilen bilgileri şöyle sıralamak mümkün:
*Julius Robert Oppenheimer (22 Nisan 1904-18 Şubat 1967), II. Dünya Savaşı sırasında Los Alamos Laboratuvarı'nı yönetmiş Amerikalı bir teorik fizikçiydi. İlk nükleer silahın yaratıldığı araştırma olan Manhattan Projesi'ndeki önemli rolünden dolayı genellikle "atom bombasının babası" olarak anılıyordu.
*Fizikçi Julius Robert Oppenheimer, İkinci Dünya Savaşı sırasında Manhattan Projesi'nin bilimsel lideri yapılmıştır. Fakat o ve eşi Kitty (Emily Blunt), bu kararın hem kendi hayatlarında hem de bütün dünyanın üzerinde bu kadar büyük bir etkiye sahip olacağını tahmin bile edemezdi
*Oppenheimer, atom bombasının çalışmalarını sürdürürken, devletin kendisinden beklediğini verecek olmanın hazzı içerisindedir, ama bomba yüzbinlerce insanı yok edip toplumsal yaşamı bitirince içindekini dışa vurur: “Şimdi ben ölüm oldum, dünyaların yok edicisi.”
Filmi bir kenara bırakıp olayın gerçeğine gelirsek; 77 yıl önce Enola Gay adlı savaş uçağı Japonya’nın Hiroşima ve Nagazaki kentlerine dünya üzerinde adeta 'cehennemi' yaşattı. Bugün Amerika Birleşik Devletleri'nin 2. Dünya Savaşı sırasında Japonya'nın Hiroşima şehrine 6 Ağustos 1945 sabahı attığı atom bombasının 78'inci yılı.
Hiroşima, Japonya'nın Hiroşima prefektörlüğünün merkezi ve Chuugoku bölgesinin en büyük şehridir. Şehrin adı Japonca'da "Geniş Ada" anlamına gelmektedir. Hiroşima, Dünya tarihine nükleer saldırıya maruz kalan ilk şehir olarak geçmiştir.
Çeşitli kaynaklarda Hiroşima’ya atılan atom bombasının etkileri hakkında özetle şu bilgiler verilmekte:
Amerikalılar ölü sayısının 117 bin, Japonlar ise yarım milyona yakın olduğunu açıklarken "Hibakuşa" ismi verilen bomba mağdurlarında korkunç yaralar açıldı.
Hiroşima'nın yüzde 70’ini yok eden 13 bin ton TNT (tri-nitro-toluen) eşdeğeri kuvvetindeki nükleer bomba, merkezinde 3 bin santigrat derece sıcaklık oluşturdu.
Bomba 1,5 kilometre çapındaki alanda her yeri dümdüz etti ve ilk aşamada 80 bin, 1945 yılının sonuna doğru ise 140 bin insanın ölümüne yol açtı.
Büyük bir kentin ortasına düşen 1 megatonluk bir atom bombası hemen hemen bütün şehri yok etti. Saatte 750 km/s hızla esen bir rüzgâr, bombanın düştüğü yerden 3 km. kadar uzaklıkta olan bütün binaları ve köprüleri yerle bir edip, bu alandaki bütün canlı varlıkları öldürdü. Patlama merkezinden 3-5km rüzgârın hızı 470 km/saatti. Bu alandaki bütün evler ve köprüler hasar gördü ve bu alandaki insanlar derileri kavrulup yanarak öldüler. Merkezden 5-7 km ötede rüzgârın hızı saatte 260 km oldu, elbiseler tutuştu radyasyon seviyesi öldürücü düzeye çıktı. Merkezden 7-12 km uzakta rüzgârın hızı 50-55 km/s oldu; telefon telleri koptu, insan vücutlarında ikinci derece yanıklar oluştu, insanlar patlamanın ve radyo aktif serpintinin etkisiyle kör oldular.
Ardından gelen 3.000°C’lik ısı etkisi ise yaklaşık 2 km çapındaki her şeyin yanmasına yol açtı. Daha sonra ise patlamanın etkisiyle başlayan ve saatte 1800 km ile esen alev rüzgârı çevredeki her yükseltiyi dümdüz etti. Ama asıl kalıcı etkiyi patlamadan birkaç dakika sonra başlayan bir yağmur gerçekleştirdi. Yağmur ile tüm radyoaktif serpinti bölgeye inmiş oldu. Saniyelerle ölçülebilecek bir zaman dilimi içerisinde Hiroşima'yı yok eden bu korkunç bombanın bilançosu yaklaşık 80.000 ölü ve 100.000 yaralı olarak belirlendi.
Radyasyon…
Hiroşima'ya atılan atom bombasından sonra, yayılan radyasyondan dolayı birçok çocuk hasta olmuş ve ölmüştür. Radyasyon, üreme hücrelerini etkilediği için çoğu bebek genetik bozukluklarla beraber doğmuştur
Japonya’nın 15 Ağustos'taki mesajında, "Savaşın Japon halkını mahvedeceğini" belirten dönemin Japonya İmparatoru Hirohito, ülkesinin "koşulsuz teslim olduğunu" ilan etti. Hirohito, savaş sonrası ülkenin yeniden yapılanması döneminde tahtta kaldı.
Patlamalardan kurtulanlara Hibakusha ismi verilir. Türkçe karşılığı "Patlamadan etkilenmiş insanlar"dır. Bombaların Japonya'da sebep olduğu acı, ülkeyi nükleer silahsız bir dünya amacıyla hareket etmeye sürüklemiştir. Bu amaç ülkenin en iyi nükleer silahsızlanma politikasına sahip olmasını sağlamıştır. Japon hükûmeti 31 Mart 2008 itibarıyla çoğu Japonya'da yaşayan 243,692 tane Hibakusha'yı resmen tanımıştır. Bunların %1'inin radyasyondan kaynaklanan hastalıkları olduğu kabul edilmiştir. Hiroşima ve Nagazaki'deki anıtlarda daha sonra ölen Hibakusha'ların isimleri yazılıdır. Her yıl dönümünde bu isimler güncellenir ve Ağustos 2008 itibarıyla sayıları 400,000'de 258,310'u Hiroşima'da 145,984'ü Nagazaki'de yükselmiştir.