Mangostan meyvesi, köken olarak Asya'ya aittir ve genellikle yetiştirildiği bölgelerde "meyvelerin kraliçesi" olarak ün kazanmıştır.
Kendine özgü tatlı ekşi lezzeti ile bilinir ve aynı zamanda güçlü bir antioksidan kaynağıdır.
Bu meyvenin kabuğu, çeşitli ilaçların üretiminde kullanılmaktadır.
MANGOSTAN MEYVESİNİN FAYDALARI
Mangostan, sindirim sistemi sorunlarıyla başa çıkmak için ideal bir tercihtir ve özellikle ishal durumlarını düzeltebilir.
Bağırsakları düzene sokma özelliğiyle bilinir, ishali keser.
Güçlü antioksidan özellikleri taşıdığı için, mangostan vücudu zararlı toksinlerden arındırarak enfeksiyon ve iltihapları önler.
Aynı zamanda lifli yapısıyla diyetinize eklendiğinde bağırsakları düzenli çalıştırır.
Gebelik döneminde tüketildiğinde, mangostan anne ve bebek sağlığını destekleyebilir ve hücre yenilenmesini teşvik eder.
Alyuvar kalitesini korur ve kansızlıkla mücadelede yardımcı olur.
Mangosta'nın yüksek vitamin içeriği, kan basıncını dengeleyerek kalp hastalıklarına karşı koruyucu bir etki sağlar.
Aynı zamanda bağışıklık sistemini güçlendirir, ciddi hastalıkların önlenmesine yardımcı olur.
Bu meyvenin beyin sağlığını desteklediği de bilinmektedir.
Dikkat dağınıklığını azaltır ve hafızayı güçlendirir.
Mangostan meyvesi ve kabuğu, cilt için de önemli faydalar sunar. Kabuğun kaynatılmasıyla elde edilen su, cildi zararlı maddelerden arındırmada etkili olabilir.
MANGOSTAN MEYVESİNİN TÜKETİMİ
Oldukça lezzetli olduğu için genellikle taze olarak tüketilen bu meyve, aynı zamanda konserve, dondurma, şerbet, şurup, reçel, sirke ve likör gibi çeşitli şekillerde işlenerek kullanılmaktadır.
Ayrıca, meyve salatalarına eklenerek de keyifle tüketilmektedir.
Yeşil meyveler, bazen ekşi bir lezzetle birlikte tüketilir ve tohumları kaynatılarak veya kavrularak yenilebilir.
Filipinler'deki Jolo adalarında bulunan özel bir çeşit ise meyvesi daha büyük, kabuğu olağandan kalın ve lezzeti daha belirgin bir ekşilik taşır.