Roma - İdrar Vergisi
Romalılar idrarın içerisinde bulunan amonyak nedeniyle sağlık, temizlik gibi pek çok farklı alanlarda değerlendiriyorlardı. Roma’da tüm değerli ürünler gibi bunun da vergilendirilmesine yönelik bir plan vardı.
Roma İmparatoru Vespasianus umumi tuvaletlerde toplanan idrar ticaretini vergilendirerek devletin kasasını doldurmayı başardı.
Avrupa - Sakal Vergisi
VIII. Henry, 1535 yılında sakallı vatandaşları için sakal vergisini getirdi. Verginin miktarı, sakal sahibinin toplumdaki konumuna göre belirleniyordu.
Osmanlı - Kan Vergisi
Osmanlı devleti, bazı bölgelerdeki gayrimüslim tebaanın çocuklarıyla vergi ödemesini zorunlu kılıyordu. Gayrimüslim vatandaşlar kendi aralarında buna ‘kan vergisi’ diyordu.
Osmanlı, yönetimi altında yaşayan gayrimüslim ailelerin Hıristiyan genç çocuklarından bazıları alıp Müslüman yapıp asker olmaları için onları eğitirdi. Bu çocuklar 5-8 yıl kadar askeri eğitim alırken aynı zamanda atölyelerde, çiftliklerde, gemilerde ve şantiyelerde devlet adına çalışıyorlardı.
Mezopotamya - Bira, Süpürge veya Taş
Devletin vatandaşlarından vergi toplaması o kadar uzun süredir var ki, bu durum henüz paranın icat edilmediği tarihlere kadar dayanıyor.
Bu durumu Oklahoma Eyaleti tarihçisi Tonia Sharlach şöyle açıklıyor, ‘Örneğin, bir cesedi mezara gömmenin vergisi, muhtemelen ceset için yedi fıçı bira, 420 somun, iki ölçek arpa, bir yün pelerin, bir keçi ve bir yataktan oluşuyordu.’
Hindistan – Göğüs Vergisi
Tarih boyunca devletler vatandaşlarından çok garip vergiler toplamıştır, ancak Hindistan’da toplanan bu vergi gerçekten de en tuhaf vergiler arasında liderliğe oynar.
Hindistan’ın Kerala eyaletindeki yöneticiler tarafından alınan ‘göğüs vergisi’ vardı. Bu vergi, kadınlar kamusal alanda kendilerini örtmek istiyorlarsa bunun için devlete vergi vermek zorundaydı. Ancak bu ödeme, alt sınıf kadınlar için mali bir yüktü.
Tahmini olarak iki yüzyıl önce Cherthala kasabasında evi bulunan ‘Nangeli’ adında bir kadın ‘göğüs vergisini’ tahsil etmek için gelen devlet memurlarına göğüslerini kesip vermesi, isyan ateşini yakmış oldu.
