Birçok insan, hafif bir tatlı atıştırsa bile, hemen su içme isteği duyabiliyor. Bu istek, kan şekerindeki ani yükselişle ilişkilendiriliyor.
Şeker tanecikleri kana karıştığında, kan dengesini yeniden sağlamak için vücudunuzdaki su hücreleri kana doğru hareket eder.
Şekerin kan şekerinde ani bir yükselişe neden olmasıyla susama arasında bir ilişki bulunmaktadır.
Şeker molekülleri kan dolaşımına ulaştığında, vücut su dengesini yeniden sağlamak için hücrelerden kan içine doğru suyun hareket etmesini tetikler.
Hücrelerin su kaybetmesiyle birlikte, beyne daha fazla su gereksinimi olduğunu belirten sinyaller gönderilir. Bazı uzmanlara göre, gerçek anlamda susamış hissetmenin ardında başka faktörler de olabilir.
Aşırı susama, diyabetin belirtilerinden biri olarak ortaya çıkabilir. Şeker tüketiminin uzun vadede kalıcı hasarlara yol açabileceğini vurgulayan uzmanlar, mide sağlığı için şeker alımının azaltılmasını önermektedir.
Bazı uzmanlar tatlı tüketiminden sonra su içilmemesini tavsiye ederken, diğerleri susuzluğu gidermek için su içmenin önemini vurgulamaktadır.
Tatlının sonrasında tüketilen su, ani bir şeker yükselmesine sebep olabilir, bu da kalp krizi ve inme riskini artırabilir.
Ayrıca aşırı tatlı tüketimi sindirim sorunlarına yol açabilir, örneğin hazımsızlık, bulantı ve kusma gibi belirtiler ortaya çıkabilir.
Şekerin neden olduğu susuzluğu gidermek için en uygun yol su içmektir. Ancak, tatlıyı takip eden şekerli içeceklerin tüketilmesi herhangi bir fayda sağlamaz, aksine sağlık risklerini artırabilir.