Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Marmara Bölgesi'nde meydana gelmesi muhtemel iki büyük depremin büyüklüklerini ve etkilerini açıkladı.
Ercan, bölgedeki beklenen depremlerin sırasıyla 6,7 ve 7,2 büyüklüğünde olabileceğini belirtti. Marmara Ereğlisi önlerinde meydana gelmesi beklenen 7 ila 7,2 büyüklüğündeki depremin Tekirdağ’ı etkileyeceğini vurguladı.
Daha önce İstanbul için “İstanbul için bir deprem beklemiyorum. 2045’ten önce olmaz diyorum” şeklinde açıklamalarda bulunan Ercan, bu kez İstanbul'un en fazla etkilenecek ilçelerini sıraladı ve kuzey kesimlerin daha güvenli olduğunu ifade etti. Prof. Ercan, Marmara'da yaşanması muhtemel bu büyük depremler hakkında detaylı tahminlerde bulunarak, bölgedeki risklerin altını çizdi.
Olası depremin etkisinin geçmişte yaşanan 17 Ağustos 99 depreminden fazla olabileceğini söyleyen Ercan'ın açıklamaları şöyle…
DEPREMDEN EN ÇOK HANGİ İLÇELER ETKİLENECEK?
Prof. Dr. Ercan, İstanbul’un depremden en çok etkilenecek ilçelerini de tek tek saydı.
- Fatih Suriçi, Küçükçekmece, Zeytinburnu, Bakırköy, Güneşli, Bağcılar ve İkitelli'nin bazı kesimleri. Avcılar'da özellikle kötü güçlendirilen yerler.
- Sefaköy ve Bahçelievler.
- En çok etkilenecek yerler olarak Beylikdüzü'nün bazı kesimleri. Kumburgaz, Büyükçekmece.
- Boğaz kıyısında eski yatakların olduğu Ihlamurdere, Ortaköy'de Dereboyu, Kuruçeşme yamaçları bunun yanı sıra Üsküdar'ın bazı semtleri...
- Fenerbahçe, Kurbağalıdere çevresi…
- Maltepe ve Kartal'ın sahil kısımları, Tuzla, Adalar'da bazı kesimler. Kentleşme bulunan kumsal kesimler.
İSTANBUL'DA DEPREMDE EN GÜVENLİ BÖLGELER HANGİLERİ?
Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, İstanbul’un deprem riskleri üzerine önemli değerlendirmelerde bulundu. Ercan, İstanbul’un en güvenli bölgelerinin kuzey kesimlerinde olduğunu belirtti. Kuzey yönündeki havaalanı ve yerleşim alanlarının genişlemesi, şehirleşmenin bu bölgeye kaymasını teşvik ediyor. Ancak, İstanbul’un büyümesinin durdurulması gerektiğini vurgulayan Ercan, mevcut durumda tam tersinin yaşandığını ifade etti.
Kanal İstanbul projesine ilişkin ise Ercan, projenin doğrudan depreme yol açmayacağını ancak bu projeye bağlı olarak bölgede meydana gelecek yapılaşmanın, deprem sırasında zararları artırabileceğini belirtti. Kanal İstanbul’un inşasının, bölgede yoğun yapılaşmaya neden olacağı ve bu durumun deprem risklerini artıracağı konusunda uyarılarda bulundu.
'ORALARDA RİSK GÖRMÜYORUM'
Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, bölgedeki deprem riskleri hakkında ayrıntılı açıklamalarda bulundu. Ercan, Çorlu ve Çerkezköy gibi bölgelerde ciddi bir güvenlik açığı olduğunu belirtirken, Tekirdağ’daki yazlıkların yapı olarak daha az katlı olması nedeniyle buralarda büyük bir risk görmediğini ifade etti. Marmara Ereğlisi önlerinde meydana gelmesi beklenen 7 ila 7,2 büyüklüğündeki depremin, Tekirdağ’ı doğrudan etkileyeceğini vurguladı. Bu büyük deprem, Tekirdağ ilini ve çevresindeki ilçeleri doğal olarak etkileyebilir.
DEPREMLER NERELERDE OLACAK?
Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Marmara Bölgesi’nde beklenen depremlerle ilgili öngörülerini detaylandırdı. Ercan, 1999’dan bu yana değişmeyen öngörülerine göre, iki büyük depremin olacağını belirtti. İlk deprem, Küçükçekmece’nin 25 kilometre güneyinde ve yaklaşık 7 kilometre derinlikte gerçekleşecek. Bu depremin büyüklüğünün 6,4 ile 6,7 arasında olacağını ve doğu-batı yönünde bir kırılma meydana getireceğini ifade etti. Depremin Kınalıada’dan Sivriada’ya kadar olan bir alanda etkili olacağını söyledi.
İkinci büyük depremin ise Tekirdağ bölgesinde, Marmara Ereğlisi önlerinde meydana gelmesini bekliyor. Bu depremin derinliğinin 7 ila 10 kilometre arasında olacağını ve Tekirdağ’a yakın bir bölgede gerçekleşeceğini belirtti. Depremin etkilediği alan ise Büyükçekmece’den Saros Körfezi’ne kadar uzanacak.
‘DEPREMLER 20 İLA 40 SANİYE SÜRECEK’
Ercan, depremlerin süresi hakkında da bilgi verdi. İlk depremin 20 ila 35 saniye, ikinci depremin ise 30 ila 40 saniye süreceğini öngördüğünü açıkladı.
Türkiye genelinde deprem olasılığı en yüksek bölgeleri de belirten Ercan, deprem ihtimalinin özellikle Bingöl, Adapazarı ve Teke Adası’nın güneybatısında, ayrıca Rodos’a bakan kesimlerde yüksek olduğunu vurguladı. Ercan, Hatay ve Kahramanmaraş hakkında geçmişteki öngörülerinin doğrulandığını belirterek, bu tür tahminlerin önemini ama bazen sınırlı etki sağladığını da sözlerine ekledi.
