Samsun, Bafra'da yaşanan bir olayda, bir kadın bankamatikten para işlemi yaptıktan sonra kartını makinede unuttu. Sıradaki bir sonraki kişi, unutulan kartı fark edip, kartı kullanarak 480 lira para çekti. Kadın, kartını almaya geri döndüğünde parasının çekildiğini anlayıp durumu yetkililere bildirdi.
Güvenlik kamerası kayıtlarının incelenmesi sonucu, şüpheli şahıs tespit edilerek hakkında dava açıldı. Bafra 2. Asliye Ceza Mahkemesi, meydana gelen bu durumu "hırsızlık" olarak değerlendirerek, sanığa TCK'nın 245. maddesi gereğince "banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması" suçundan 3 ile 6 yıl arasında hapis cezası verilmesine hükmetti. Mahkeme kararı, Yargıtay 8. Ceza Dairesi tarafından da onaylandı.
BAŞSAVCILIK'TAN "NİTELİKLİ HIRSIZLIK" İTİRAZI
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, bir sanığın mahkumiyet kararına itiraz etti. İtiraz, sanığın suçu bilişim sistemleri aracılığıyla işlemesi ve bu durumun suçun ağırlaştırılmış bir biçimi olarak değerlendirilmesi gerektiği temeline dayanıyor. İtirazda, bilişim sistemleri kullanılarak işlenen hırsızlık fiillerinin daha ciddi yaptırımları gerektirdiği ve mevcut mahkumiyetin bu çerçevede yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı. Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddesi uyarınca, bu tür suçlar için 5 ila 10 yıl arasında hapis cezası öngörüldüğü belirtildi.
Yargıtay 8. Ceza Dairesi, yapılan inceleme neticesinde, bir banka kartının izinsiz kullanımı suretiyle gerçekleştirilen eylemin hırsızlık suçunu oluşturduğuna ve bu bağlamda Yargıtay Başsavcılığının itirazının reddine karar verdi. İlgili dava dosyasında, bir kadının ATM'de bıraktığı banka kartını kullanarak para çekme işlemi gerçekleştiren sanığın, kartı fiziksel olarak almadığı ve sonrasında tasarrufunda tutmadığı vurgulandı.
TCK'nin 141. maddesi uyarınca hırsızlık suçu olarak değerlendirilen bu eylem sebebiyle, sanığın bilişim sistemlerini kullanma suçundan yargılanmadığı ve bu gerekçeyle yapılan itirazın oy çokluğu ile reddedildiği bildirildi.