Deprem kapıda ama İstanbul hazır değil
Geçtiğimiz günlerde Marmara Denizi Gemlik Körfezi'nde 5,1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Deprem birçoğumuzda paniğe neden oldu. Çünkü 10 ay önce yaşadığımız Kahramanmaraş depremi felaketini daha atlatamamıştık.
İstanbul’da da hissettiğim depremin, şiddeti hafifte olsa aklıma hemen Kahramanmaraş depremi geldi. Orada oluşan alt yapı yetersizliği ve dayanıksız yapılar bize büyük bir ders verdi.
Fakat İstanbul’u bu konuda yetersiz olarak görüyorum nedenleri ise şu şekilde;
Birincisi dayanıksız yapıların fazlalığı…
İkincisi deprem sonrası yıkılan evlerin yolları kapatması ve ulaşımı aksatması…
Üçüncüsü ise evlerin tepesine kurulan baz istasyonlarının yıkım sonrası o bölgede iletişimin kesilmesi…
Birçok madde sıralanabilir ama aklıma gelenler şimdilik bunlar. Peki neler yapılmalı.
İlk olarak dayanıksız yapıların yıkılması gerekiyor. Fakat bu yapılarda oturan vatandaşın cebini düşünerek adımlar atılmalı.
Yollar ile evler arasında genişliğin fazla olması lazım. Ancak bunun tümüyle olması imkansız. O yüzden sadece ana arterlerde olabilir.
Son olarak baz istasyonlarını evlerin üzerine değil de sağlam olan yer elektrik direklerine dönüşümü daha uygun olacağı kanaatindeyim. He bir de bununla ilgili her bölgede baz istasyonu araçları da görevlendirilmeli.
Deprem kapımızda, biz bunun için neler yapıyoruz? İşte birçok adım için geç değil, bir an önce hareket etmeliyiz.